ABD Başkanı Donald Trump, ülkedeki protestolara Ulusal Muhafızlar ile yanıt verme planını hayata geçirdi.
Wall Street Journal (WSJ) ve The Guardian tarafından incelenen belgelere göre, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) her eyalette Ulusal Muhafızlar bünyesinde “Hızlı Müdahale Gücü” adı altında özel birliklerin kurulmasını emretti.
Bu ekiplerin Guam, Porto Riko ve Virgin Adaları'nda da görev yapacağı belirtildi.
HER BİRİMDE 500 ASKER GÖREV YAPACAK
WSJ'ye göre, her birimde yaklaşık 500 asker olacak ve bu birlikler, ülke içindeki olaylara hızlı bir şekilde müdahale edebilmek için özel eğitime tabi tutulacak.
Belgelere göre, askerler kalabalık kontrolü, gözaltı işlemleri, cop, elektroşok ve kalkan kullanımı gibi çeşitli konularda eğitim alacak. Ekiplerden bu ekipmanları protestoculara karşı “ölümlere yol açmayacak şekilde” kullanmaları istenecek.
NASIL ÇALIŞACAK?
Her eyaletteki protestoların ilk saatlerinde birliklerin yüzde 25'i, 12 saat içinde yüzde 50'si ve 24 saat sonunda yüzde 100'ü göreve hazır durumda bulunacak.
Washington D.C.'deki Ulusal Muhafız birliği, kalabalık kontrolü ve gözaltı operasyonları için özel bir askeri polis birimi ile desteklenecek.
Savunma Bakanı Pete Hegseth'in 24 Eylül tarihli genelgesinde, “Savaş Bakanlığı, iç huzursuzluk tehdidine karşı federal, eyalet ve yerel kolluk kuvvetlerine destek sağlamaya hazır olacaktır” açıklamasında bulunduğu belirtiliyor.
Bu emir, Trump'ın Ağustos ayında verdiği “ülke genelinde hızlı bir iç güvenlik gücü kurulması” talimatının uygulamaya konulduğunun bir göstergesi.
'ORDU SİYASALLAŞIYOR'
Pentagon'un iç güvenlikte görev alacak özel birlikler oluşturması, ülke içinde “asker-sivil ayrımının belirsizleşeceği” endişesini doğurdu. Emekli Tümgeneral Randy Manner, WSJ'ye yaptığı açıklamada Ulusal Muhafızlar'ın asli görevinden saptırıldığını vurguladı.
Bazı hukukçular, Trump'ın bu hamlesinin, ordunun iç güvenlikte kullanımını sınırlayan Posse Comitatus Yasası'nı fiilen aşma çabası olduğunu belirtiyor.
Ulusal Muhafızlar'ın eyaletlerde konuşlandırılması önerisi, valiler arasında da büyük tepkilere yol açtı. Oregon Valisi Tina Kotek, planı eleştirerek, “Oregon'da askeri müdahale gerektirecek bir durum yok. Burada isyan yok, güvenliğe bir tehdit söz konusu değil. Oregon bizim evimiz, askeri hedef değil” ifadesini kullandı.
Benzer itirazlar Chicago ve Portland'da da mahkemeye taşındı.
