

Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sosyal medya üzerinden paylaştığı “Terörsüz Türkiye'ye Geçiş Sürecinde Yapılanlar ve Beklenen Yeni Adımlar” başlıklı yazısında, ikinci çözüm sürecine dair değerlendirmelerde bulundu.
Sürecin hukuki yönlerini sıkça ele alan Uçum, bugüne kadar atılan adımları şöyle sıraladı:
Uçum, “Erdoğan ve Bahçeli'nin cesur girişimiyle devlet politikası olarak hayata geçirilen Terörsüz Türkiye hedefine doğru adım attığımızı belirterek, “Geçiş süreci Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1 Ekim 2024'te Türkiye Büyük Millet Meclisi açılış konuşmasıyla ve Bahçeli’nin diyalog girişimiyle resmen başladı” ifadesini kullandı.
* Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’de Öcalan’la ilgili yaptığı tarihi çağrı, geçiş sürecinde en fazla dikkat çeken ve sonraki adımları şekillendiren önemli bir hamle oldu. Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihinde Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı yaparak, feshi ve silah bırakmayı açıkladı.
* Öcalan’ın bu çağrısı, terör örgütünün geçiş sürecinde atacağı pratik adımların ve yeni siyasi perspektifinin belirlenmesinde etkili oldu. Öcalan, “Aşırı milliyetçi savruluşunun zorunlu sonucu olan ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültürel çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır.” diyerek devletle ve toplumla bütünleşmenin yeni amaç olduğunu vurguladı.
* Bu amaca ulaşmak için demokratik siyasetin tek meşru yol olduğunun, münfesih terör örgütü ve bağlantılı siyasi sosyal yapılar açısından genel bir kabul gördüğü ifade ediliyor.
FESİH, SİLAH YAKMA, GERİ ÇEKİLME
* Geçiş sürecinde önemli tarihler arasında 12 Mayıs 2025’te fesih kararının ilanı, 11 Temmuz 2025’te sembolik silah yakma, 1 Ekim 2025’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Terörsüz Türkiye’ye geçişin güvencelerini açıkladığı konuşma, 26 Ekim 2025’te münfesih terör örgütünün geri çekilmeyi duyurması ve 30 Ekim 2025’te Erdoğan’ın İmralı heyetini kabul etmesi yer aldı.
YENİ GELİŞMELERİN OLACAĞI BİR AŞAMAYA GEÇİLECEK
* İmralı heyetinin kabulü ile ilgili Erdoğan’ın, “Kendileriyle son derece yapıcı ve verimli bir görüşme gerçekleştirdik. İnşallah bu görüşmenin etkilerini önümüzdeki günlerde göreceğiz.” açıklaması, yeni gelişmelerin beklenildiğini gösteriyor.
* Bu noktada Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun, dinleme faaliyetini tamamlamadan önce İmralı’da Öcalan’ı dinlemesi öngörülüyor. Dinleme sonrasında Komisyonun geçiş süreci hukuk raporu hazırlayacağı TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından ifade edildi.
* Ayrıca, Komisyonun ismiyle uyumlu bir şekilde demokrasiyi geliştirmek için bir perspektif raporu hazırlaması bekleniyor. Komisyon, demokrasi raporunu geçiş süreci hukuku raporundan ayrı bir şekilde yazabileceği gibi, her iki konuyu bir arada ele alarak tek bir rapor da oluşturabilir.
* Bu konuda karar verme yetkisi tamamen Komisyonun takdirindedir. Ancak, eğer Komisyon, demokrasi raporunu hazırlamadan görevini tamamlarsa, bu durum eksiklik olarak değerlendirilebilir. TBMM’deki temsil gücünün %90’ından fazlasına sahip olan Komisyonun bu imkanı değerlendirmemesi, demokrasiyi ilerletme adına önemli bir fırsatın kaçırılması anlamına gelebilir.
YENİ BİR DÖNEM BAŞLAYACAK
* Terörsüz Türkiye, bir sonuç değil, başlangıçtır. Bu geçişle birlikte hem Türkiye hem de bölge için yeni bir dönem başlayacak. TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun geçiş süreci hukuk ve demokrasi gelişimi konularında yapacağı raporların bu süreçte büyük katkı sağlayacağına hiç şüphe yoktur.
* Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belirttiği gibi: “Hassas, yapıcı ve kucaklayıcı bir yaklaşımla çalışmalarımıza devam edeceğiz. Milletimizin ödediği bedellerin boşa gitmediği, sınırlarımız içinde ve ötesinde barış, güvenlik, huzur ve kardeşliğin hakim olduğu yeni bir dönemi mutlaka başlatacağız.” Bu inanç ve güvenle başarıya ulaşacağız.


