Antalya'da, eşi tarafından bıçaklandıktan sonra hastanede uzun bir tedavi süreci geçiren Necdet Tilif'in hayatı, olayın üzerinden aylar geçtikten sonra yeniden sokaklarda şekillendi.
Eşi Z.T.'nin “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan tutuklandıktan sonra sadece 3 ay cezaevinde kaldığını ve ardından şartlı tahliye ile serbest bırakıldığını öğrenen Tilif, onu sokakta yatarken gördüğünde “vicdan yaptım” diyerek evine geri götürdüğünü dile getirdi.
Ancak bir gün sonra kendisi hakkında elektronik kelepçe ve uzaklaştırma kararı çıkarıldığını öğrenen Tilif, şimdi adliye yakınındaki bir parkta kurduğu çadırda yaşam mücadelesi veriyor.
“Kelepçeyi, Bana Bıçak Atan Kişinin Talebiyle Taktılar”
Eşi Z.T.'nin cezaevinden çıktıktan sonraki gün kendisi hakkında elektronik kelepçe ve uzaklaştırma kararı aldırdığını ifade eden Necdet Tilif, yaşadıklarını şu şekilde aktardı:
“Yine zulüm devam ediyor. Evimin satıldığını öğrendim. Evimi 10. ayın 14’ünde, yani 14 Ekim 2025'te satmışlar. Beni acıtan bıçak darbeleri değil, şu kelepçeyi takan.”
“Bana 25 Mayıs'ta 19 bıçak vuran kişinin talebi üzerine alınıyor. Döşemealtı’ndaydım, belediyeyle aramızda problemler oldu. Borçla bir araç kiraladım, çadırımı Meltem Mahallesi’ne, adliyeye 200 metre yakına taşıdım. Şimdi burada yaşamaya çalışıyorum.”
“Bütün Dostlarım Bana 'Beter Ol' Dediler”
Tilif, eşinin tahliye edildiğini elektronik kelepçe kararıyla aynı gün öğrendiğini belirterek, “Isparta'da tedavi görüyordum. Aradılar, ‘Zülbiye Hanım tahliye oluyor, kelepçe takılacak' dediler. Eve bin metre yaklaşamıyorum. Beach Park’ta banklarda yattığını duydum, vicdan yaptım, gecenin üçünde buldum, eve götürdüm. Avukatımı bile aramadan kelepçeyi çıkarttırdım, uzaklaştırmayı kaldırdım. Eve aldım, geldim. Bütün dostlarım bana 'beter ol' dediler. Katilini nasıl affedersin, nasıl eve alırsın diye. Haklılar. Bu kelepçeyle anladım. Avukatını aramış. Bana elektronik kelepçe ve iki ay evden uzaklaştırma kararı çıkartmış. Sonuç olarak, kelepçeyle bin metre yaklaşamıyorum, evi rahat rahat satabilmek için taktılar bu kelepçeyi. Ben yine de insanlık yaptım, pişman değilim” dedi.
“Tapu Kalmadı”
Zor şartlar altında yaşam mücadelesi veren Necdet Tilif, boşanma ve tapu iptal davasının sürdüğünü, ancak evinin eşi tarafından satıldığını öne sürdü. Tilif, “Ben insanlık yaptım, ama hep iyi niyetimden vuruldum. Bu durum çok zoruma gidiyor, canım acıyor, üşüyorum. 10 Ağustos 2024'ten beri sokaklardayım. 64 yaşındayım. Boşanma davam sürüyor ama tapu kalmadı ki” şeklinde konuştu.
Adliye Yakınında Çadırda Yaşıyor
Şu an Antalya Adliyesi yakınındaki bir parkta kurduğu çadırda yaşayan Necdet Tilif, yardım çağrısında bulunarak, “Direnmeye devam ediyorum. İnsanlardan yardım bekliyorum. Ben hümanist bir insanım, değişemem. Rahmetli annem beni kana kanla değil, gönül kazanmam için büyüttü” diyerek yaşadığı durumu anlattı. Ayrıca, çadırının arkasındaki duvara astığı, kendisine ait yaralanma fotoğraflarını ve yaşadığı çadırı gösteren kareleri birleştirerek hazırladığı afişle sesini duyurmaya çalışıyor.
Ne Olmuştu?
Necdet Tilif, dört yıl önce sosyal medya üzerinden tanıştığı Z.T. ile evlendikten sonra hayatının kabusa döndüğünü ileri sürmüş, evliliğin 10. gününde tapu tartışması yaşandığını, eşinin kendisinden evin tamamını üzerine almasını istediğini belirtmiş, yaşanan tartışmaların ardından eşinin sık sık evden ayrıldığını ve zaman zaman darp raporu alarak şikayetlerde bulunduğunu aktarmıştı.
Tilif, “Tapuyu bana yap diye tutturdu, ben de ortak mülkiyet, yani müşterek tapu yaptım. Dedim ki bu müşterek tapuda taraflardan birinin onayı olmadan asla satılamaz. Bir ay sonra tekrar kayboldu. ‘Evin tamamını vermezsen gelmem’ dedi. Yuvayı kurtarayım diye verdim ama sonunda sokakta kaldım” ifadelerine yer vermişti.
