

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Eskişehir'de partisinin il kongresine katıldı. Basın mensupları ile gerçekleştirilen kahvaltı programında Özdağ, AK Parti ve MHP ittifakının “Terörsüz Türkiye” sürecine yönelik eleştirilerde bulundu. İktidarın ekonomi politikalarını da sert bir dille eleştiren Özdağ, tekstil sektöründe yaşanan krizlere dikkat çekti. Geçtiğimiz yıl 364 bin tekstil işçisinin işsiz kaldığını belirten Özdağ, “Tekstilde 4.5 ile 5 milyar dolarlık bir sermaye Türkiye'den sadece Mısır'a gitti. Balkan ülkelerine gidenlerden söz etmiyorum bile. Ancak sadece tekstil değil, mobilya ve ayakkabıcılık gibi sektörler de Mısır gibi ülkelere gitmek zorunda hissediyor. Bu durum sürdürülebilir değil. Artık sanayiciler yok olma tehdidi ile karşı karşıya” dedi.
İktidara Tepki
Özdağ, iktidarın Türkiye’ye herhangi bir gelecek perspektifi sunmadığını savunarak, “2025 yılı ülkemiz için çok zorlu geçecek. 8 yıldır dar gelirli ve sabit gelirli yurttaşlarımızın milli gelirden aldıkları pay azalırken, sanayi üretimi durdu, tarımda üretim tasfiye ediliyor. Ekonomik buhranın ağır yükü Türkiye’nin üzerine çökerken, iktidar bu durumu aşmak için hiçbir perspektif sunmuyor. Türkiye Cumhuriyeti, PKK terör örgütü ve onun lideri Abdullah Öcalan ile yürütülen pazarlıklar çerçevesinde tasfiyeye başlandı” şeklinde konuştu.
Tarihsel Kırılmaya Sürüklenmek İsteniyor
Özdağ, “Terörsüz Türkiye” sürecini eleştirerek, “2025 yılı evet çok zor geçti ve Türkiye Cumhuriyeti 2026 yılında tarihi bir kırılmaya sürüklenmek isteniyor. Önümüzdeki yıl yaşanacak olaylar, cumhuriyet tarihinin en ağır ve korkutucu gelişmeleri olabilir. PKK terör örgütü ile yapılan pazarlıklar, bağımsızlık mücadelesi ile kurulan cumhuriyetin temel ilkelerinin baltalandığını gösteriyor. Ekonomik buhran 2026 içinde daha da ciddileşecektir” dedi.
Türkiye Sanayisizleşme Sürecine Girdi
Özdağ, Türkiye’nin yanlış ekonomik politikalar sonucunda ağır bir sanayisizleşme sürecine girdiğini vurgulayarak, “Türk sanayicisi, hükümetin yanlış politikalarının bedelini ya ülkeyi terk ederek ya da malını yabancı fonlara satarak kurtarmaya çalışıyor. Hükümetin hoşlanmadığı sanayicileri önce Maliye Bakanlığı cezalandırma sistemiyle baskı altına alıyor. Yeterli olmasa da düşman ceza hukuku uygulamaları ile de malına, mülküne her türlü anayasal güvenceden mahrum bırakabiliyor” dedi.
364 Bin Tekstil İşçisi İşini Kaybetti
Özdağ, 364 bin tekstil işçisinin işini kaybettiğini belirterek, “Ekonomik istikrar, sağlam bir adalet sistemine ve kaliteli bir eğitim sistemine bağlıdır. Bugün ülkemizde adil bir adalet sistemi ve kaliteli eğitim yok. Adaletin olmadığı bir ülkede ekonomik gelişme mümkün değildir. 30 yılda büyük yatırımlarla geliştirilmiş tekstil sanayisinin durumu ortada. Bu durum sürdürülebilir değil. Sanayiciler yok olma tehdidiyle karşı karşıya” dedi.
Kimin Bitirdi Lozan'ı?
Özdağ, terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan’ın “Lozan bitti” sözlerine dikkat çekerek, “Terör örgütüne ve Öcalan’a tavizler verilmeye devam ediyor. Öcalan’ın notları sızdı ve bu notlarda ciddi iddialar var. Kimse bunları yalanlamıyor. Öcalan, 'Lozan bitti' diyor. Peki kim bitirdi Lozan'ı? Ordumuz hangi mağlup ile Lozan'ı bitirdi? Bu büyük bir hadsizlik!” ifadelerini kullandı.
Ana Muhalefetin Belediye Başkanları Hapiste
Özdağ, ana muhalefet partisinin belediye başkanlarının hapisteyken Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasının yanlış olduğunu savundu. “Ana muhalefet partisinin bütün belediye başkanları hapishanede yatarken, Selahattin Demirtaş’ı serbest bırakıp Türkiye Cumhuriyeti devleti ile anayasanın nasıl yapılacağının pazarlığını yapacak hale getirmek kabul edilemez” dedi.
Türk Milletinin Zenginliklerini Talan Ediyorlar
Özdağ, nadir toprak elementleri rezervleri hakkında da konuşarak, “Batı kapitalizmi, 19. ve 20. yüzyıllarda Afrika'nın değerli maden kaynaklarını vahşi bir şekilde sömürdü. Ne yazık ki 21. yüzyılda Türkiye'de Batı şirketleri bu vahşi yöntemlerle Anadolu topraklarını yaralayarak Türk milletinin zenginliklerini talan etmektedir. Erzincan İliç'te yaşanan doğa felaketi tam bir rezalet. Aynı şirketin Kemaliye'nin üst kısmındaki bölgeleri maden sahasına çevirme faaliyetleri de dikkat çekiyor. Kaz Dağları'nda ise, yasak yöntemlerle altın çıkarıyorlar ve Türk halkının tek bir kazanç elde etmediği bir durumdayız” dedi.
Türk Milletinin Yetki Vermesini Bekliyoruz
Özdağ, Zafer Partisi olarak Erzincan İliç ve Kaz Dağları'nda altın maden çıkarma tekniklerine karşı her türlü muhalefeti gerçekleştirdiklerini belirterek, “Konuyu Türkiye'nin gündemine taşıdık ve genel merkezle koordineli olarak takibe devam ediyoruz. Altın madenlerini Batı’nın talan etmesine izin veren bir anlayışın devam etmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Hedefimiz, madenlerimizi ham madde olarak satmak değil, kendi işleyebileceğimiz teknolojileri geliştirmektir. Bunun için Türk milletinin bize yetki vermesini bekliyoruz ve o yetkiyi almanın mücadelesini veriyoruz” dedi.


