İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, gençlerin sosyal medyadan ilettiği sorulara YouTube hesabında yayınlanan Eşit Bakış programında yanıt verdi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) gerçekleştirilen seçimlerde Cumhurbaşkanlığı'na Tufan Erhürman'ın seçilmesi hakkındaki bir soru üzerine Dervişoğlu, şu açıklamaları yaptı:
– “Federe bir devlet yapısına meyil ettiğine dair bazı tevatürler ve dedikodular dolaşıyor. Kıbrıs seçimlerini yakından takip ettim. Hem Cumhurbaşkanlığına aday olan Sayın Erhürman'ın hem de destekçilerinin bu konuda Kıbrıs'ın kırmızı çizgilerini zaafa düşürebilecek bir söylem içinde olduklarını gözlemlemedim.”
– “Her seçim döneminde olduğu gibi siyasi rakipler, avantaj sağlamak için farklı stratejiler uygulayabiliyorlar. İYİ Parti olarak oradaki seçime milli iradenin tecellisi açısından yaklaştık. Seçimin hemen ardından Sayın Erhürman’ı arayıp tebrik ettim.”
“Türkiye'de Gibi Dizisindeki Gibi Olaylar Yaşanıyor”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Kıbrıs seçimleri sonrası yaptığı açıklamalara değinen Dervişoğlu, şunları ifade etti:
– “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin egemenliğini önce siz tanımalısınız ki, onu uluslararası alanda savunabilesiniz. Egemenliğin tartışma konusu yapılması, pek tabiidir ki uluslararası arenada çeşitli sıkıntıları beraberinde getirecektir. Sayın Bahçeli’nin benzer yorumlarına sıkça rastlıyoruz. Gençlerin takip ettiğine inandığım bir dizi var, Gibi. Orada ilginç bir diyalog var.
– Grubun içinde biri İspanyolca konuşmaya başlıyor, ama masada İspanyolca bilen yok. Bu yüzden o kişinin söylediği doğru kabul ediliyor. Türkiye'de de Gibi dizisindeki gibi olaylar yaşanıyor. Son zamanlarda şifre çözücü kullanmanız gereken açıklamalarla karşılaşıyor, söylediklerini anlamakta zorlanıyorsunuz.”
“Terörsüz Türkiye'yi Kim İstemez?”
Bir sosyal medya kullanıcısının “Yeni açılım sürecinden neden rahatsızsınız? Bu sürecin, kaynakların savaşa değil halkın refahına gideceği için olumlu olduğunu düşünüyorum” yorumuna Dervişoğlu, şu şekilde yanıt verdi:
– “Bu algının nereden kaynaklandığını bilmiyorum. Benim karşı çıktığım bir durum yok. Terörsüz Türkiye'yi kim istemez? Ancak, terörsüz Türkiye tanımı bir iletişim kampanyasına dönüştü. Sorunun çözülmesi için, terör örgütünün liderinin rehberliğinde başlamak, kötü bir başlangıç olur.”
– “Sorunu çözüme kavuşturmak adına radikal tedbirleri hayata geçirecek adımlar atmadığımız sürece, bu bir çözümsüzlük olarak kalacaktır.”
“Meclis'in Öcalan'ın Ayağına Götürülmesi”
Dervişoğlu, konuya şu şekilde devam etti:
– “Türkiye'nin başına terör bela edenler, hiçbir eylemlerinden vazgeçmiyorlar. Devletin üniter yapısını tartışıyorlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, Abdullah Öcalan'ın ayağına götürülmesi; dolayısıyla devletle Öcalan'ın eşitlenmesi durumu söz konusu oluyor. Bu gibi şeyler, terörle mücadele eden bir devletin yapmaması gereken davranışlardır.”
“Sorunu Çözüyormuş Gibi Görünerek Diğer Sorunları Büyütürsünüz”
Dervişoğlu, “Amerika ile kurulan yakın ilişkiler ve Türkiye'nin Gazze'de oynayacağı rol hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusu üzerine şu yanıtı verdi:
– “Dış politikada şahsi ilişkilerin ortaya çıkaracağı sonuçlarla meşgul olmak durumunda kalırsınız. Türkiye, Erdoğan'ın kurduğu şahsi ilişkiler üzerine inşa edilmiş bir dış politika yürütüyor. Dış politika şahsi ilişkilerle yönetilmez, coğrafyanın hassasiyetleri dikkate alınmalıdır.”
– “Sonuç olarak, sorunları çözüyor gibi görünmek, başka sorunları büyütmenizle sonlanabilir.”
“Türkiye Sorumluluğunu Yerine Getirmelidir Ama…”
Dervişoğlu, Türkiye’nin Gazze konusundaki durumunu şu şekilde özetledi:
– “Türkiye, Filistin'le tarihi bağları nedeniyle Gazze'de bulunmalıdır. Ancak, Türkiye'nin orada bulunmasını en çok istemeyen taraf İsrail'dir.”
“Tüm Ekonomik Problemlerle İlgili Üst Düzey Çalışmalarımız Var”
Bir sosyal medya kullanıcısının İYİ Parti'nin ekonomik kalkınma planlarıyla ilgili eleştirisine Dervişoğlu, şöyle cevap verdi:
– “İYİ Parti’nin ekonomik sorunlarla ilgili pek çok üst düzey çalışması var. Türkiye'nin imkanları ve genç potansiyeli sayesinde tüm sorunlarını çözme kabiliyeti vardır.”
“Türkiye'nin Bir Sistem Sorunu Var”
Dervişoğlu, Türkiye’de ilk neyi değiştirmek istediği sorusuna şöyle cevap verdi:
– “Türkiye'deki ilk değiştirmek istediğim şey sistem. Türkiye’nin bir sistem sorunu var. İktidar olduğumuzda parlamenter demokratik sisteme geçişin önünü açacak adımlar atmak gerekli.”
