Japonya’da 'Altın Çılgınlığı'

Japonya, altın fiyatlarının rekor seviyelerine ulaşmasıyla birlikte bir paniğin eşiğine geldi. Tanaka Kikinzoku, ülke genelindeki yoğun talep nedeniyle 5, 10 ve 20 gramlık altın külçelerinin satışını geçici olarak durdurdu. Tokyo’nun ünlü Ginza bölgesindeki mağaza önünde saatlerce kuyruklar oluştu ve bu kuyruklar beş saate kadar uzadı.

50 gram ve daha büyük külçelerin hala satılmakta olmasına rağmen, mevcut stokların ne kadar süreceği belirsizliğini koruyor. Değerli madenler analisti Mike Maloney, “Kuyruklar başlangıçta kısaydı ama zamanla uzadı ve sokakları sardı. Bu durum, 1980 yılındaki panik alımlarını hatırlatıyor” dedi.

Küresel Talepte Büyüme

Japonya’da artan altın talebi, dünya genelinde benzer bir eğilimin parçası. Avrupa ve Kuzey Amerika’da da yatırımcılar, gümüş külçe ve sikkelerde kıtlıkla karşı karşıya. Fiziki piyasalarda primler hızla yükselişe geçti.

Uzmanlar, bu eğilimin enflasyon, borç krizi ve küresel ekonomik belirsizlikler nedeniyle itibari para birimlerine olan güvenin zayıfladığını gösterdiğini belirtiyor.

Kurumlar da Altına Yöneliyor

Altın talebi yalnızca bireysel yatırımcılarla sınırlı kalmıyor. Stablecoin ihraççısı Tether, 2025’in ilk yarısında 19 ton altın ekleme planlıyor. Bunun 15 tonu, ikinci çeyrekte gerçekleşti ve bu miktar, Çin Merkez Bankası’nın aynı dönemdeki alımlarına denk geliyor.

Tokyo merkezli finans dergisi Kobayashi Letter’a göre, dünya merkez bankaları ağustos ayında 15 tonluk net alım gerçekleştirdi. Son 28 ayın 27’sinde, merkez bankalarının altın alımında bulunması, bunun kalıcı bir eğilime dönüşüyor olabileceğini gösteriyor.

Maloney, “Bu bir geçici dalga değil, uzun vadeli bir dönüşüm. Güven azaldığında, altın en güvenilir liman haline geliyor” sözlerini kullandı.

Rekor Hacim Piyasaları Sarıyor

Vadeli işlemler piyasası COMEX’te altın fiyatı 4.000 doları aşarak güçlü bir yükseliş sinyali verdi. Gümüş fiyatı da ons başına 48 doları geçmesine rağmen talep devam ediyor.

Asya’nın en büyük değerli maden satıcılarından BullionStar, “Müşteriler, fiyat artışına rağmen alım yapmaya devam ediyorlar. Hiç kimse geri çekilmeyi beklemiyor, herkes fiziki varlık güvenliğini tercih ediyor” ifadelerinde bulundu.

1980’leri Hatırlatan Bir Altın Hareketi

Japonya, son olarak 1970’lerin sonlarında benzer bir “altın çılgınlığı” yaşamıştı. O dönemde Time dergisi, kuyruğa girenleri “Star Wars galası kalabalığına” benzetmişti. Bugünkü alıcılar ise heyecan yerine endişe ile hareket ediyorlar.

Yatırımcı Simon Mikhailovich durumu şu şekilde özetliyor: “Altını daha yüksek fiyatla alanlar, gemi batarken cankurtaran sandalına binme konusunda pişmanlık duymaz. Mesele bir fiyat meselesi değil, hayatta kalmaktır.”

“Para Basabilirsiniz Ama Altın Basamazsınız”

Uzmanlar, fiyatların rekor seviyelere ulaşsa da esas yükselişin daha başlamadığını ifade ediyor. Merkez bankalarının iki yıldır kesintisiz alım yapıyor olması ve perakende stokların hızla erimesi, küresel arzın daralmakta olduğunun bir göstergesi.

Mike Maloney, “Bir sonraki aşamada ‘altın bozdurma’ dükkanları yeniden çoğalacak, bu kez satıcı değil, alıcılar fazla olacak: ‘Yen basabilirsiniz, dolar basabilirsiniz ama altın basamazsınız.’” ifadelerini kullandı.