MHP lideri Devlet Bahçeli'nin geçen yıl Meclis açılışında DEM sıralarına gitmesi ve daha sonra terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan için umut hakkı talebini dile getirmesiyle başlayan ikinci çözüm sürecinde bir yıl geride kalmış durumda.
Toplumun çeşitli kesimlerinin dinlendiği Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantılarında son aşamaya gelindi. Şu anda komisyon üyelerinin İmralı'ya gidip gitmeyecekleri ve bazı yasal düzenlemelerin hayata geçirilip geçirilmeyeceği üzerine tartışmalar sürüyor.
Sürecin muhalifi olan iki parti ise olası bir ittifakı açıkça dillendirmeye başladı. Genel başkanlar düzeyindeki en son mesajlar kamuoyuna net bir şekilde iletildi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partisinin düzenlediği Tarım Çalıştayı’nın ardından, Milliyetçi Kongre Derneği’nin TBB Litai Konukevi’nde düzenlediği kongreye katıldı.
“AKP VE MHP'DE CİDDİ BİR DÜŞÜŞ OLACAK”
Özdağ, sürece dikkat çekerek konuşmasının sonunda Dervişoğlu'na seslendi:
– Türk milliyetçilerinin iktidarı uzaktaki bir hayal mi? Bence değil. ‘DAM ittifakı’ gidiyor. Yani DEM Parti, AK Parti ve MHP'nin oluşturduğu ‘DAM ittifakı’ sona eriyor. Bu ittifakın bir parçası oylarını artıracak; DEM Parti… DEM’in oyu, 2013 Haziran'ında olduğundan daha fazla olacak, bu süreç böyle devam ederse. 2015 Haziran'ında DEM, en yüksek oyunu almıştı, yüzde 13,5. Ancak AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin oylarında ciddi bir düşüş yaşanacak.
– Haziran 2015'ten çok daha kötü bir tablo olacak. Onlar, iktidardan gideceklerini görerek muhalefetin iktidara nasıl geleceğini anlamaya çalışıyorlar. Bu noktada diyorum ki; ‘Herhalde Devlet Bahçeli ile Abdullah Öcalan'ın övgülerle dolu bir siyasi ortamda, biz de Müsavat Başkan'la kahve içeriz.
“YAPAY FARKLILIKLARA CEVAP VERMEDİM”
Özdağ’ın bu son yorumları, kongre salonunda büyük alkışlarla karşılandı. Özdağ, Dervişoğlu’nun konuşmasını dinledikten sonra kongreden ayrılacağını açıkladı.
İYİ Parti lideri ise Özdağ'a yanıt vererek konuşmasına başladı:
– Ümit Hoca, konuşmasını bitirirken yine yapacağını yaptı. Biz zaten asla ayrılmadık. Biriz, beraberiz. Araya görüş farklılıklarından kaynaklanan problemler girmedi. Belirli yoldan ve yöntemden kaynaklı bazı sorunlar yaşadığımız doğru ama bu durum, bir daha bir araya gelmeyeceğimiz anlamına gelmez. Çünkü bunu söylemek, size haksızlık olur.
– Teşkilat hiyerarşisine dahil olduğum günden itibaren, hep Türk milletinin birliği için çalıştım, Türk milliyetçilerinin birlik ve beraberliklerinden bahsettim. Yapay farklılıklara da hiçbir zaman değer vermedim. Dün hangi noktadaysam, bugün de aynı noktadayım. Türk milliyetçilerini birbirleriyle yarıştırmalarına izin vermeyeceğiz. Bugün iş başında olanlar, Türk milliyetçilerinin azameti karşısında bir gün tepetaklak olacaklar.
– Asla unutmayın, kaybedecek bir neslimiz daha yoktur. Macera peşinde koşamayız. Mutlaka başaracak ve tarihe karşı yükümlülüğümüzü yerine getireceğiz. Ben kıyamet gününe kadar sizin yanınızda ve safınızda olacağım.
