

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Antalya programı çerçevesinde Kumluca ilçesindeki Muhtarlar Derneği'nde gerçekleştirdiği konuşmada, Şeyh Said’e hakaret ettiği iddiasıyla hakında dava açıldığını açıkladı.
Erzurum'un Hınıs ilçesinde sürdürülen soruşturma kapsamında Hınıs Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Özdağ’ın sosyal medya aracılığıyla yaptığı paylaşımlarının Türk Ceza Kanunu'nun 130. maddesi kapsamında suç teşkil ettiği ileri sürüldü.
Savcılık, Özdağ’ın ifadelerinin “onur kırıcı, şeref ve haysiyet zedeleyici” olduğuna kanaat getirerek, alenen kişinin hatırasına hakaret suçunun işlendiği sonucuna vardı ve Özdağ hakkında 3 ay ile 2 yıl arasında hapis cezası talep etti.
“DAHA NELER GÖRECEĞİZ?”
Özdağ konuya dair şu ifadeleri kullandı:
– “Buraya gelirken iki dakika önce öğrendim ki Hınıs Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkımda yeni bir dava açılmış. Şeyh Said'e hakaret ettiğim iddiasıyla bir suç duyurusunda bulunmuş Şeyh Said'in akrabaları ve savcılık, dava açmayı uygun görmüş. Ben de buradan sormak istiyorum: Şeyh Said'in ve onun yanında yer alanların katlettiği, şehit ettiği Türk askerlerinin, subaylarının, memurlarının hatıralarına dua okumak, Allah rahmet eylesin demek de bir gün Türkiye'de dava konusu olacak mı acaba?
– PKK terör örgütünün elebaşısı Abdullah Öcalan ile Şeyh Said arasında ne fark var? Yüzlerce masumun canına kasteden, genç bir devleti nihaî zaferle kurmuş bir milleti İngiliz emperyalizminin oyunu ile bölmek amacıyla ayaklanan bir hain ve onun manevi şahsiyeti mi olur? O zaman karın deşen Jack’i eleştirmek, ona hakaret etmek de suç haline getirilsin.
– Nasıl bir dönemden geçiyoruz? Daha neleri göreceğiz biz? Türkiye Cumhuriyeti'nin başsavcılığı başka bir kurumun önünde yok. Peki yıkılmak istenen devlet kim? Türkiye Cumhuriyeti. Yıkmak isteyen kişi kim? Şeyh Said ve avanesi. Mahkeme kararı ile bu durum sabit mi? Sabit. ‘Bir Türk öldürmek, yetmiş kafir öldürmekten evladır’ diye açıklama yapmış bir adamdan bahsediyoruz. Rus işgal ordusundan madalyalı olan, tüm İstiklal Harbi boyunca Yunan ordusunun ilerlemesine ses çıkartmamış bir adamdan.
– Sonrasında genç cumhuriyeti arkasından vurmak için ayaklanarak gerekli cezayı almış. Hayatımdaki en büyük onurlardan biri, rahmetli Süvari Binbaşı dedem Mikail'in, Şeyh Said'in yakalandığı köprüden Diyarbakır'a yargılanmaya götürmek üzere teslim alan askeri birliğin komutanı olmasıdır.
– Şeyh Said'in Diyarbakır’a getirildiği esnada vatandaşın yüzüne tükürerek ‘hani değneğin ile tayyareleri düşürecektin, yalancı’ diyerek hakaret ettiğine de şahit olmuştur. Açılan davanın bir değil, elli tane bile olsa, Şeyh Said vatan hainidir ve vatan haini olarak kalmaya devam edecektir.”


