Küresel ısınmanın etkileriyle birlikte yaşanan kuraklık, 'su şehri' Bursa'da kaygı verici boyutlara ulaştı. Nilüfer Barajı tamamen kururken, Doğancı Barajı'ndaki su seviyesi ise kritik seviyeye geriledi. Tarım arazilerinin sulanmasında önemli rol oynayan Gölbaşı Gölü'ndeki su da endişe verici seviyelere düştü.
Bu su krizinin Bursa'nın tarımsal üretimi üzerinde olumsuz etkileri görülmeye başlandı. Bursa Ovası'nda yetiştirilen şeftali, armut, incir, kiraz, zeytin, çilek, üzüm, ceviz, Brüksel lahanası, enginar, domates ve fasulye gibi ürünler, Türkiye'nin pek çok iline gönderiliyor. Ancak kuraklık devam ederse, tarım şehri Bursa'da üretim zorlukları yaşanabileceği belirtiliyor.
‘TARIMDA VAHŞİ BİR SULAMA YAPILIYOR’
Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER) Başkanı Murat Demir, yaşanan kuraklığın tarıma etkilerini şu şekilde değerlendirdi:
“Bursa'da su, sadece içme suyu değil, Türkiye'nin sebze ve meyve ihtiyacı açısından da büyük önem taşıyor. Kuraklık nedeniyle göllerin ve barajların kuruması ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Bu sorun ilerleyen günlerde devam ederse, artık sofralarımızda domates, patlıcan ve şeftali gibi sebze ve meyveleri göremeyebiliriz. Tarım, malum olduğu üzere büyük ölçüde su ihtiyacı gerektiriyor. Burada, kullanıldığı su yöntemleri ve sulama biçimlerinin değiştirilmesi gerekiyor. Bursa'da uygulanmakta olan salma sulama, yani vahşi sulama sisteminden vazgeçilmeli ve müdahale edilmelidir. Devlet ve yerel yönetimlerin destekleriyle çiftçilere damla sulama ve yağmur sulama sistemleri için olanaklar sağlanmalı ve teşvikler verilmelidir.”
Bursa'nın nüfusu 3 milyonu aşarken, günlük su tüketimi ise 525 bin metreküpü bulmaktadır. Bursa Su ve Kanalizasyon İşleri Müdürlüğü (BUSKİ) tarafından yapılan açıklamalara göre, barajlardaki doluluk oranı yüzde 0,25 olarak belirtiliyor.
