İşçi Öğrenci Birliği, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) Tuzla Yerleşkesi Denizcilik Fakültesi'nde düzenlenen İTÜ – NATO iş birliğiyle gerçekleştirilen “Innovation Continuum 2025 SHINE” etkinliğini protesto etti.
Denizcilik Fakültesi önünde toplanan gençler, “NATO'dan çıkalım, AB-D'yi kovalım. Tek çare, tam bağımsız Türkiye” yazılı pankart açtı.
İşçi Öğrenci Birliği adına yapılan açıklamada şu ifadelerde bulunuldu:
– “Türkiye'nin zor günler geçiren değerli halkına dayanmanın sınırları aşıldı. Bıçak kemiği delip geçti. Bu çağrı, artık yaşanan rezilliklere dayanamayanların sesidir. Sesimiz, Türkiye emekçilerinin ve aydın gençliğinin ortak çığlığıdır. Hem ülkemiz, hem bölgemiz yeni kanlı çatışmalara sahne olmak üzeredir.”
– “Sovyetler Birliği'nin çöküşüyle emperyalizmin saldırganlıklarına karşı bir denge unsuru ortadan kalktı. Bu 'Büyük Geri Sıçrama'nın ardından milyonlarca insan savaşlarda hayatını kaybetti. ABD ve AB emperyalistleri yeni kanlı çatışmalar planlamaktadır. NATO, Türkiye'deki işbirlikçileri aracılığıyla faaliyetlerine devam etmekte ve suçlarına yeni ortaklar aramaktadır.”
“İNSANLIĞA BİLGİ ÜRETMEK İÇİN KURULAN KURUMLAR, EMPERYALİZMİN POLİTİKALARINA ALET EDİLİYOR”
– “Bu hafta, İTÜ'nün Tuzla'daki Denizcilik Fakültesi'nde, İTÜ – NATO iş birliğiyle düzenlenen 'Innovation Continuum' başlıklı seminer, bu çalışmaların bir parçasıdır. İnsanlığa bilgi üretmesi gereken kurumlar, emperyalizmin baskı, işgal ve sömürü politikaları için kullanılmaktadır. Bu, çok utanç verici bir durum.”
– “İTÜ yönetiminin durumu oldukça eleştirilebilir. Tarihin en acımasız katliamını gerçekleştiren İsrail'in 'savunma hakkı'na saygı gösteren NATO'ya ev sahipliği yaparak, Filistin duyarlılığında çelişkiye düşmeleri de bir garabettir. Üniversiteler, NATO'nun çiftliği değil, halkın ihtiyaçlarına çözüm üretebileceği yerlerdir.”
– “Türkiye'de herhangi bir kurumun NATO'dan öğreneceği bir şey var mı? Sadece savaşın propagandası, dezenformasyon ve düşünsel teslimiyet. Bu, halkı zihinsel olarak silahsızlandırma çabasıdır. Tarih, bunun birçok örneğiyle doludur. NATO, Türkiye'yi kendi çiftliği olarak görüp, aydın gençlerimizi kendi çıkarları doğrultusunda istihdam etmeye devam etmektedir.”
– “Buna devam edebilecekler mi? Elbette hayır. Aydın gençliğin kaderi, zor koşullarda memur olmak veya yurtdışında emperyalistlerin 'kalifiye elemanı' olmak değil. Jön Türkler hareketiyle tarihe adını yazdıran gençliğimiz, NATO benzeri suç örgütlerinin varlığını sona erdirecek güçtedir. Aydınlarımız, işçi sınıfıyla birlikte bağımsızlık ve eşitlik mücadelesine katılabilirler.”
“NATO'DAN ÇIKMAK, BİR TERCİH DEĞİL ZORUNLULUKTUR”
– “Aydın gençliğimiz bu mücadele önünde zorluklarla karşılaşmaktadır. Türkiye'de yerli işbirlikçiler, NATO'ya hizmet için yarış içerisindedir. Gazi Mustafa Kemal'in mücadelesini kavrayamayan ve görünüşte onu benimseyenler, NATO'nun dengeleyici bir unsur olabileceği yanılgısına kapılmışlardır. NATO'nun dünyayı tehdit eden bir yapı olduğunu anlamak için daha kaç operasyon, darbe veya savaş yaşayacağız?”
– “Anlamak istemeyenlere tekrar hatırlatalım, Türkiye'nin tam bağımsız ve kendi kararlarını verabilen bir ülke olması için NATO'dan çıkması zorunludur. Bu askeri yapının temelini oluşturan ABD ve AB merkezleri, ülkemizden ve bölgemizden derhal kovulmalıdır. İşçi Öğrenci Birliği olarak, halkımıza sözümüzdür; işgal imparatorluğunu yıkacağız.”
