Piyasaların Gözleri Enflasyona Çevrildi

Küresel piyasalar, ABD Başkanı Donald Trump'ın Çin'e yönelik tarife tehdidi, ABD bankacılık sektörüne ilişkin endişeler ve ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın ifadeleriyle karışık bir hafta geçirdi. Gözler, gelecek hafta açıklanacak ABD enflasyon verilerine odaklandı.

Küresel piyasalar, haftaya ABD ile Çin arasında ticaret geriliminin yeniden tırmanabileceği korkusuyla olumsuz başladı. Ancak, salı günü Fed Başkanı Jerome Powell’ın daha iyimser açıklamaları risk iştahını artırarak piyasalara destek sağladı.

Hafta ortasına gelindiğinde açıklanan makroekonomik veriler ve Trump’ın Çin’e yönelik tarife söylemlerindeki yumuşama, küresel piyasalarda toparlanma sağladı. Ancak, haftanın sonuna yaklaşırken ABD'deki bankacılık sektörüne ilişkin belirsizlikler fiyatlamaları zorlaştırdı.

Bankacılık Sektöründe Belirsizlikler

ABD'deki bölgesel bankalardan Zions Bancorp ve Western Alliance, bazı kredilerde dolandırıcılık tespit ettiklerini duyurdu. Utah merkezli Zions Bank, geçen çarşamba SEC'ye iki ticari krediyle ilgili usulsüzlükler tespit ettiğini ve 50 milyon dolar zarar yazdığını bildirdi. Arizona'daki Western Alliance Bank ise bir borçluya dolandırıcılık iddiasıyla dava açtı.

Söz konusu gelişmeler, bölgesel bankaların kredi portföylerine yönelik endişeleri artırdı ve ABD'de bir bankacılık krizi yaşanabileceğine dair kaygılar piyasada risk iştahını azalttı. Fakat, cuma günü Zions'un hisseleri yaklaşık yüzde 6, Western Alliance'ın hisseleri ise yüzde 3 değer kazandı.

Analistler, mevcut kaygılara rağmen bankacılık sektörünün genel olarak sağlam kaldığını ve son yaşanan sorunların sistemik bir krize dönüşmesinin beklenmediğini belirtti.

Tarife Tehditlerinde Yumuşama

ABD-Çin ilişkileri de yakından takip ediliyor. Trump, cuma günü yaptığı röportajında, Çin'e uygulayabileceği yüzde 100 tarifenin “sürdürülebilir olmadığını” ifade etti ve “Çin ile aramız iyi olacak, ancak adil bir anlaşma yapmalıyız.” dedi.

Trump, Beyaz Saray'da yaptığı açıklamalarda, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile birkaç hafta içinde görüşeceğini belirterek, “Her iki taraf için de olumlu bir anlaşma yapabileceğimizi düşünüyorum.” dedi.

Analistler, söz konusu gelişmenin potansiyel ABD-Çin gerilimlerini azaltabileceğini ancak yatırımcıların somut adımlar görmek isteyebileceğini kaydetti.

ABD Enflasyon Verileri Gözlemleniyor

Öte yandan, ABD'de hükümet geçen hafta kapalı kalırken, kamu kurumlarının verilerinde aksamalar yaşandı ve gözler Fed'in dikkate aldığı enflasyon verilerine çevrildi. Geçen hafta açıklanması beklenen enflasyon verileri, federal hükümetin kapalı olmasından ötürü gelecek haftaya ertelendi.

Ulusal İşletme Ekonomisi Derneği'nin (NABE) geçen hafta düzenlediği toplantıda konuşan Fed Başkanı Powell, bankanın bilanço küçültme sürecinin bu ay sona erebileceğini ifade ederek, enflasyonun hâlâ yükseldiğini ve iş gücü piyasasının önemli aşağı yönlü riskler taşıdığını belirtti.

Fed Beklentileri

Powell’ın açıklamaları piyasalarda risk iştahını artırdı ve faiz indirim beklentilerini güçlendirdi. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in bu ay ve aralık toplantılarında faizleri 25 baz puan indireceğine kesin gözüyle bakılıyor. Ayrıca 2026 yılının genelinde toplam 3 faiz indirimine ilişkin beklentiler güçlendi.

Geçtiğimiz hafta yayımlanan Fed’in Bej Kitap raporunda, düşük ve orta gelirli hanelerin artan fiyatlar ve devam eden ekonomik belirsizlikler nedeniyle indirim ve kampanya tercih etmeyi sürdürdüğü vurgulandı. Raporda, yüksek tarifeler ve zayıflayan talep nedeniyle zorlayıcı koşulların devam ettiği belirtildi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ise küresel ekonomik büyüme tahminini bu yıl için yüzde 3'ten yüzde 3,2'ye yükseltti.

ABD'nin önde gelen bankalarından JPMorgan Chase, Citigroup, Goldman Sachs ve Wells Fargo'nun bu yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre net karının arttığı bildirildi.

Tahvil, Altın, Gümüş, Dolar, Petrol

Tahvil talebinin artmasına neden olan gelişmeler ışığında, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi cuma günü yüzde 3,93'e düşerek 7 Nisan'dan bu yana en düşük seviyesini gördü. Haftalık bazda ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 5 baz puan azalarak yüzde 4,01'de haftayı kapattı.

Altının ons fiyatı, haftalık olarak artışını 9. haftaya taşıdı. Cuma günü 4,379.42 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesini aşan ons altın, gelen kar satışlarına rağmen haftayı yüzde 5.80 artışla 4,250 dolardan tamamladı.

Güçlü altın fiyatlarıyla birlikte alternatif yatırım aracı olarak dikkat çeken gümüşün ons fiyatı da 54,71 dolara çıkarak rekor kırdı ve haftayı yüzde 3.83 artışla 52 dolardan kapattı.

Dolar endeksi geçen haftayı yüzde 0.6 düşüşle 98.4 seviyesinden tamamlarken, Brent petrol varil fiyatı haftalık bazda yüzde 1.40 değer kaybıyla 61.2 dolarda haftayı kapattı.

New York Borsası Pozitif Seyir İzledi

New York borsasında geçtiğimiz hafta alıcılı bir seyir gözlendi. Haftalık bazda S&P 500 yüzde 1.70, Nasdaq endeksi yüzde 2.46 ve Dow Jones endeksi yüzde 1.56 yükseldi.

Makroekonomik veriler arasında Philadelphia Fed İmalat Endeksi, ekimde eksi 12.8 ile piyasa beklentilerinin altında kaldı ve nisan ayından bu yana en düşük seviyesine geriledi.

ABD federal hükümetinin bütçe açığı, 2025 mali yılının geçen yılına kıyasla yüzde 2 azalarak 1 trilyon 775 milyar dolara düştü. Bu süreçte rekor seviyeye ulaşan gümrük vergisi gelirleri ise bütçe açığının düşmesinde etkili oldu.

20 Ekim ile başlayacak haftada pazartesi günü Conference Board öncü göstergeler endeksi, perşembe Chicago ulusal aktivite endeksi, haftalık işsizlik maaşı başvuruları, ikinci el konut satışları, cuma ise enflasyon, yeni konut satışları, Michigan tüketici güven endeksi ve S&P Global imalat sanayi ve hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerinin takip edilmesi bekleniyor.

Avrupa Borsalarında Negatif Seyir

Avrupa borsaları geçen hafta Fransa hariç satış ağırlıklı bir seyir izlerken, yeni haftada Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın konuşmaları takip edilecek. Lagarde, salı günü Norveç Merkez Bankası İklim Konferansı’nın açılışında, ertesi gün de Frankfurt’ta düzenlenecek Finans ve Gelecek Zirvesi’nde konuşma yapacak.

Orta Doğu'da sağlanan ateşkesin getirdiği iyimserliklere rağmen, ABD-Çin arasındaki gerginliğin yeniden artabileceği endişeleri ve ABD'deki bankacılık sektörüne dair belirsizlikler bölgedeki pay piyasalarına olumsuz yansıdı.

Siyasi gelişmeler de yakından takip ediliyor. Fransa'da muhalefet tarafından Sebastien Lecornu hükümetine karşı verilen iki gensoru önergesi reddedildi. Ulusal Meclis'teki oylamada aşırı solcu Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) partisinin önergesi 271 milletvekilinin desteğini alırken, 289 oya ulaşılması gerektiği için kabul edilmedi.

LFI milletvekili Aurelie Trouve, Lecornu hükümetini düşürmenin demokrasiye bağlılık göstereceğini belirtirken, Macron'un halkın öfkesini dinlemediğini ifade etti ve yeniden sandığa gitme çağrısı yaptı.

Öte yandan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's (S&P), Fransa'nın kredi notunu “A+/A-1” seviyesine düşürerek not görünümünü “durağan” olarak belirledi.

Geçen hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0.81, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0.69, Almanya'da DAX endeksi yüzde 1.62 gerilerken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 3.24 değer kazandı.

Gelecek haftanın veri takviminde, pazartesi Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), salı Euro Bölgesi'nde ECB Başkanı Lagarde'ın konuşmaları, çarşamba İngiltere'de enflasyon, perşembe Euro Bölgesi'nde tüketici güven endeksi ve cuma günü Euro Bölgesi, Almanya ve İngiltere'de imalat sanayi ile hizmet sektörü PMI verileri yer alacak.

Asya Borsaları Satış Ağırlıklı Seyir İzledi

Asya borsalarında geçen hafta Güney Kore hariç negatif bir görünüm öne çıkarken, küresel gelişmeler ve makroekonomik veriler bölge endekslerinde etkili oldu.

Merkez bankalarıyla ilgili gelişmeler de dikkatle takip ediliyor. Cuma günü Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda, ekim ayında faiz oranlarını artırma kararı alırken, Washington’daki temaslarının ardından elde edilen verileri inceleyeceklerini bildirdi.

Japonya'daki siyasi gelişmelere de dikkat çekiliyor. Başbakan İşiba Şigeru'nun halefinin, 21 Ekim'de düzenlenecek meclis oturumunda belirleneceği ifade edildi.

Açıklanan verilere göre Japonya'da ağustos ayında çekirdek makine siparişleri aylık yüzde 0.9 düşüşle beklenenin altında kaldı. Yıllık bazda ise yüzde 1.6 artış gösterdi. Ayrıca sanayi üretimi, aylık yüzde 1.5 yıllık ise yüzde 1.6 azaldı.

Çin'de tüketici ve üretici fiyatlarındaki düşüşün yavaşladığı görülse de deflasyonist baskıların sürdüğü işaret ediliyor. Ülkede Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) eylülde yıllık yüzde 0.3 ile beklentilerin üzerinde gerileme gösterdi. Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ise yüzde 2.3 ile tahminlere paralel olarak düştü.

Analistler, deflasyonist baskıların devam etmesiyle birlikte Çin hükümetinin ekonomiyi destekleyici adımlar atmasını beklediklerini ifade ettiler.

Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3.97, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1.05 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1.47 gerilerken, Güney Kore'de Kospi endeksi ise yüzde 3.83 değer kazandı.

Gelecek hafta pazartesi günü Çin'de büyüme, perakende satışlar ve sanayi üretim verileri, çarşamba dış ticaret dengesi, cuma günü Japonya'da enflasyon verileri takip edilecek.

Yurt İçinde Gözler TCMB'nin Faiz Kararında Olacak

Yurt içinde geçen hafta satış ağırlıklı bir seyir yaşanırken BIST 100 endeksi yüzde 4.77 azalarak 10,208.76 puandan kapandı. Yeni haftada, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararına dikkat edilecek.

AA Finans'ın TCMB'nin 23 Ekim Perşembe günü gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına yönelik beklenti anketi sonuçlandı. Ankete katılan ekonomistler, TCMB'nin ekim ayında politika faizini 100 baz puan indirip yüzde 39.50 seviyesine çekmesini öngörüyor. Ekonomistlerin politika faizine yönelik beklentileri yüzde 39 ile yüzde 40.50 arasında değişiyor.

Yıl sonu için politika faizi beklentilerinin medyanı yüzde 37.5 olarak belirlendi. Geçen ayki PPK toplantısında politika faizi 250 baz puan indirilerek yüzde 40.50’ye düşürülmüştü.

Öte yandan, Washington'da G20, IMF ve Dünya Bankası toplantılarına katılan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) Yıllık Üye Toplantısı'nda Türkiye ekonomisini değerlendirdi. Şimşek, enflasyonun düştüğünü, bütçe açığının makul düzeyde olduğunu ve dış dengesizliklerin büyük ölçüde düzeltildiğini ifade etti.

Şimşek, “Genel olarak dezenflasyon sürecinde ilerleme kaydediyoruz; bütçe açığı uluslararası standartlara göre kabul edilebilir düzeyde ve dış dengesizlikler büyük ölçüde giderildi. Bunu kalıcı hale getirmek için yapısal reformlara hız vermek zorundayız.” dedi.

TCMB Başkanı Fatih Karahan da Washington'da düzenlenen Atlantik Konseyi programında Türkiye'nin para politikası üzerine değerlendirmelerde bulundu. Yüksek enflasyon ortamının, makro finansal istikrar açısından temel sorun olduğuna dikkat çekerken, fiyat istikrarını önceliklendirdiklerini söyledi.

Dolar/TL, haftayı önceki haftalık kapanışın yüzde 0.1 üzerinde 41.9001 seviyesinden tamamladı.

Gelecek hafta yurt içinde perşembe günkü TCMB faiz kararı ve tüketici güven endeksi verileri takip edilecek.