

Artan maliyetler, çiftçileri yıllardır sürdürdükleri mesleklerini bırakma eşiğine getirdi. Son olarak CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'in katıldığı bir etkinlikte bir çiftçi isyanını dile getirdi.
Çiftçi Şaban Akkoyun, 55 dönüm arazisi için 650 bin lira ile başladığını, kooperatiften 140 bin lira borç alarak gübre satın aldığını ve geri kalanını kredi kartıyla çözmeye çalıştığını ifade etti. Akkoyun, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sezon sonunda toplam maliyetim 1 milyon 100 bin lira oldu. 30 dönüm alandan sattığım patatesten 250 bin lira kazandım. Geri kalan ürünün getireceği para ise 250 bin lira. Yani toplamda 500 bin lira elde edeceğim. Sadece 650 bin liramı altına yatırmış olsaydım, şu an 1 milyon 300 bin lira ederdi.”
“Namus ve şeref sözü veriyorum, bu saatten sonra çiftçiliği bırakıyorum. Ekmeyen namerttir. Bu tarlaları bırakıyorum, yeter! Bu tarlalarda çalışa çalışa batıyoruz.”
'Haram Zıkkım Olsun'
Akkoyun, elindeki tüm arazileri terk etme kararı aldığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Şu anda toplamda 150 dekar arazim vardı, hepsini bırakıyorum. Bu yıl 55 dönüm patates, 6 dönüm fasulye ekmiştim. Toplam maliyetim 1 milyon 100 bin lira, alacağım para ise yalnızca 550 bin lira.”
“Eğer elimdeki nakit parayı nisan ayından bu yana altına yatırsaydım, şu an 1 milyon 300 bin lira kârda olurdum. Başka bir yerde çalışmış olsaydım yine kâr ederdim. Çalışa çalışa battık, bu topraklarda battık. Bizim hakkımızı yiyenlere haram, zehir zıkkım olsun. Çalışarak battım ben.”
Akkoyun, hiçbir kamu desteği almadığını da belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bir lira dahi desteğimiz yok. Bizi hep kandırıyorlar. Gübre desteği, mazot desteği diyorlar ama ben bir lira bile destek almadım. Sicilime baksınlar. On yıldır profesyonel çiftçilik yapıyorum. İthal hayvan getirdim, battım.”
“Hayvancılığa girdim ama orada da battım. Bir şap hastalığı çıkıyor, devlet önlem alamıyor, aşısını yaptıramıyor. Arkasından pazarı kapatıyorlar. Büyük üreticilerin çiftlikleri mal satmak için rekor kırarken, bizleri burada batırdılar. Batırdınız! Bundan sonra beton yiyin.”
'100 Ton Patatesim Vardı, 70 Tonunu 3-5 Liraya Sattık'
Geçen yıl patateslerini satamadığını ve ürünlerin depolarda çürüdüğünü kaydeden Akkoyun, sözlerine şöyle devam etti:
“100 ton patatesim vardı, 70 tonunu 3-5 liraya sattık. 28 tonunu ise satamadık, ineklere verdik. Köylülerin ineklerine gönderdik. Market zincirleri, o üç harfliler, şeytan gibi. Onlar 7,5 liraya fiyat açıklarken, buraya gelen aracılar 4-5 liraya bizden patates almak istiyor.”
“Maliyetimizin altında fiyat veriyorlar. Diyorlar ki, 1,5 lira işçilik, 50 kuruş çuval maliyeti, 50 kuruş da kâr koyayım, geriye 4 lira kalıyor. O patatesi sıradan topluyorum, çuvalı çıkarıyorum. Onlar patatesin yarısını almaz, leke var diyerek beğenmezler, orta boylarını almaz, seçmece mal götürür. Sonrasında o patates marketlerde 19 liraya satılır.”
“Şuradan mal 7,5 liraya market deposuna gidiyor. Nakliye masrafıyla birlikte 9 liraya mal oluyor. Market 19 liraya satış yaparken, köylünün elinde sadece 4 lira kalıyor.”


