

Burdur'da yaklaşık bir yıl önce ev sahibi İsmail Şenkan, yanındaki evi Nilüfer Baykara'ya kiraladıktan sonra tartışmalar başlamıştı.
Baykara'nın bahçesinde 8 köpeğe, evinde ise 40'tan fazla kediye bakması sonucunda oluşan pisliğe ev sahibi Şenkan ciddi şekilde tepki gösterdi.
Baykara, Şenkan'ı hayvanlarını öldürme iddiasıyla sıkça şikayet etti. Bahçede hem hayvanların pislikleri hem de uzun süredir temizlenmeyen yemek artıklarının biriktiği öğrenildi ve bu durum, mahalle sakinleri tarafından sıkça eleştirildi.
Mahalle muhtarı Muhammet Akçay ve çok sayıda mahalle sakini ordaki durumu yetkililere bildirmelerine rağmen herhangi bir önlem alınmadığını belirtti.
Beş dönemdir Değirmenler Mahallesi'nde muhtarlık yapan Muhammet Akçay, şunları kaydetti:
“Bu sene buraya yeni bir kadın taşındı ve burada köpek besliyor. Evin bir kısmı yıkıldı, tanımadığımız insanlar yıkık binaya giriyor. Bu kadın sürekli kavga ediyor. Köpeklerle bu şekilde olmaz; pislikten içeriye giremiyoruz.
Ben gerekli yerlere dilekçe verdim ama herhangi bir sonuç elde edemedim. Kadın, beni de şikayet etti. İki kadın kavga etmiş; kiracı kadın, kavgayı benim başlattığımı söylemiş. O an kavgayı görmedim.
Onlar da mahkemelik olmuş. Kadın benim hakkımda valiliğe şikayette bulunmuş, ben de cevap olarak valiliğe dilekçe verdim. Bu süreçten sonra mahalledeki vatandaşlar imza topladı, ben de imzalayıp mühürleyip valiliğe teslim ettim.
Bu kadının kim olduğunu hala anlayamadım. Tüm mahalle rahatsız; kokudan dolayı kapı ve pencerelerini açamıyorlar. Biz şikayette bulunuyoruz ama ilgili birimler gelip bakıp gidiyor. Bu kadın ise geleni gideni şikayet ediyor. Herkesle kavgalı. Bu köpeklerin buradan alınması gerekli. Hayvanları seviyoruz ama bu şekilde olmaz. Gerçekten bu durumu çözemedim. Yapacak bir şey de kalmadı.”
Bahsi geçen evin yanındaki evde oturan Engin ve Negüz Ayyıldız çifti durumu şöyle aktardı:
“Buraya bir kiracı taşındı, o kadın da bizi şikayet etti. Karakola gidip ifade vermek zorunda kaldık. Adını orada öğrendim. Kedilerin öldüğü için bizi sorumlu tutuyor. Kokudan duramıyoruz. Bu kadın buraya taşındıktan iki ay sonra köpeği ölmüş, evin önüne gömdü.
Kokudan dolayı içeri giremiyoruz. Köpeğin cesedini buradan almadılar. Mutfak camını ve kapısını açamıyorum. Yemek artıklarını buraya getirip biriktiriyor. Köpeklerin ve kedilerin kimlikleri varmış, bu sebeple bir şey yapamadıklarını söylüyorlar. Bu hayvan sevgisi değil, resmen eziyet. Böyle besleyeceğine hiç beslemesin daha iyi.”


