

A.B.D.'deki önde gelen sağlık kuruluşlarından Rothman Orthopaedics'in eski CEO'su Michael West, Alzheimer teşhisi konmasının ardından intihar ederek yaşamına son verdi.
65 yaşındaki West, New Jersey'deki iki milyon dolarlık evinde kendini asarak yaşamına son vermeden önce eşi Lynn ve çocuklarına bir mektup bıraktı.
ANNE DE ALZHEIMER HASTASIYDI
Amerikan gazetesi The Philadelphia Inquirer'a göre, West geçen yıl haziran ayında Alzheimer başlangıcını öğrendikten sonra yaşam kalitesinin düşeceği ve ailesine yük olacağı korkusu taşımaya başladı.

Habere göre, West'in annesi Mozelle da aynı hastalıktan muzdarip olarak konuşma ve temel ihtiyaçlarını karşılama yetisini kaybetmişti. Eski CEO, mektubunda “Ne yaşadığımı ve bundan sonra ne olacağını artık biliyorum. Sizi de o zorluklara sürükleyemem. Annemi o halde görmek çok zordu” ifadelerine yer verdi.
Mektubunun başka bir kısmında eşine hitaben “Seninle yaşlanmak isterdim ama hastalığımı da dikkate alarak senin tam bir yaşam sürebilmen için gitmemin en doğru karar olduğunu düşündüm. Seni bekleyeceğim… Çocuklara ve torunlara benim için sarıl. Seni seviyorum” yazdı.
VEDA MEKTUBUNDA YAPILACAKLAR LİSTESİ
West, yalnızca bir veda mektubu bırakmakla kalmayıp, aynı zamanda yapılacaklar listesini de eşine iletti. Listede yer alan maddeler şöyle:
“Torunları her gördüğünde benim için onları öp.”
“Bahçede parti veya toplantı olduğunda ışıkları yak. Bil ki ben o zaman orada olacağım.”
“Beni yargılayanlara karşı savun.”
'AKLIMI, ONURUMU KAYBETMEKTEN KORKUYORUM'

Teşhis sonrasında West, bilişsel becerilerini koruyacak donepezil isimli ilacı kullanmaya başlamış ve daha sonra klinik test aşamasında olan lecanemab adlı ilacın deneylerine katılmak için başvurmuştu. Ancak tedaviye başlamadan bir ay önce yaşamına son verdi.
Eşi Lynn, gazeteye yaptığı açıklamada “Ona 'Her şeyi deneyeceğiz, bu deneye gireceksin, gençsin, hâlâ herkesi tanıyorsun' dedim. Ama o bana 'Ölmekten değil; beynimi, zihnimi ve onurumu kaybetmekten korkuyorum' dedi” açıklamasında bulundu.
Babasının kararına kızgın olduğunu belirten Austin, “Özellikle de bu durumu anneme yüklediği için. Ama onu anlıyorum, hayatının kontrolünü kaybetmek en büyük korkusuydu” şeklinde konuştu.


