Çankaya ilçesindeki Alacaatlı Mahallesi'nde yer alan 26 katlı binanın 10. katında 12 Temmuz'da meydana gelen yangında Hüsniye Çelik Şahin (32), 3,5 aylık oğlu Aras Şahin ve güvenlik görevlisi Muharrem Çetinkaya (63) yaşamını yitirdi. İtfaiye ekipleri, binada mahsur kalanları kurtarırken, birçok kişi de dumandan etkilendi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, yangınla ilgili yürütülen soruşturmada 13 kişi gözaltına alındı. İnşaat mühendisi ve müteahhit B.Y., inşaat mühendisi İ.K., müteahhit K.D. ve yapı denetim şirketinin sahibi inşaat mühendisi Y.S.K. tutuklandı. Hazırlanan iddianame mahkemece kabul edildi.
İddianamede, yangının binanın şaft boşluğu üzerinden geçen elektrik iletim hattındaki deformasyon nedeniyle aşırı ısınma ve gevşek bağlantı sonucu kaynaklanan “şase patlaması” ile başladığı belirlendi. Yapıda oluşan eksikliklerin yanı sıra denetim ve bakım ihmalinin de bulunduğu ifade edilerek, 13 şüpheli hakkında 'Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan 15 yıl hapis cezası talep edildi.
YARGILANMALARINA BAŞLANDI
Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmaya, tutuklu sanıklar inşaat mühendisleri Y.S.K., B.Y. ve İ.K. ile müteahhit K.D. katıldı. Duruşmada tutuksuz sanıklar da yer alırken, hayatını kaybedenlerin yakınları ile taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu.
“BİNLERCE KONUT YAPTIM, İLK KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKIYORUM”
Tutuklu sanık B.Y., 2015'te proje için sözleşme yapıldığını belirterek, projenin onayının 6 ay içerisinde alındığını ve şantiye yönetiminin K.D.'ye verildiğini söyledi. Daha sonra projeden fiilen çekilmeyi talep ettiklerini ifade eden B.Y., “Diğer ortaklar projeyi devam ettirdi, o aşamada bina temel seviyesindeydi” dedi.
Projenin detaylarının incelenmesini ve gerçeğin ortaya çıkmasını isteyen B.Y., tahliye talebinde bulundu.
“YAPI DENETİM FİRMASI YÜZÜNDEN İSKAN ALINAMADI”
Tutuklu sanık İ.K., şantiye şefi olarak bütün işlerin projeye uygun yapıldığını öne sürdü. Denetim firması sorunları nedeniyle iskan işlemlerinin tamamlanamadığını savunan İ.K., bu olayda bir sorumluluğu bulunmadığını ifade etti.
K.D., 2016'da inşaatına başladıkları projenin son safhada yapı denetim firmasının maddi sorunlar nedeniyle durduğunu ve iskan sorunları yaşandığını belirtti.
K.D., elektrik ve su için yapılan başvurularda ilgili kurumlardan onay aldıklarını aktardı.
“KAÇAK YAPININ TARAFIMCA DENETLENMESİ BEKLENEMEZ”
Tutuklu sanık Y.S.K., yapı denetim şirketinin 2020’de kapandığını belirterek denetim sırasında yetersiz bilgiye sahip olduğunu kaydetti. “Kaçak yapı haline gelen bu yapının tarafımdan denetlenmesi beklenemez” dedi.
“BİNA SAKİNLERİ TEDİRGİN OLMASIN DİYE ETİKETİ SÖKMEM İSTENDİ”
Tutuksuz sanık A.Ö., asansörlerin periyodik kontrolünü yaptığını ve bazı eksiklikler nedeniyle kırmızı etiket verdiğini ifade etti. Etiketi sökmeye zorlandığını belirten A.Ö., “Yangın asansörü mevcut olduğu için asansörlerin kullanılmaması gerekiyordu” diye ekledi.
“BİLGİM VEYA SORUMLULUĞUM YOKTUR”
Tutuksuz sanık E.Y.Ö., mimar olduğunu ve sadece 2017-2020 yılları arasında imza yetkisi olduğuna dikkat çekerek proje sürecine dair sorumluluğunun bulunmadığını savundu.
4 SANIK DA EV HAPSİYLE TAHLİYE EDİLDİ
Cumhuriyet savcısı, tutuklu 4 sanık için tahliye talep etti. Mahkeme, tutuksuz sanıklar hakkında adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına karar verdi. Ayrıca 4 tutuklu sanığın ev hapsine tahliyesine hükmedildi. Duruşma 13 Şubat 2026'ya ertelendi.
