

Gazze'de, İsrail kontrolündeki bölgelerin altında saklanan yaklaşık 150 Hamas savaşçısının, komutanlarının direktiflerine karşı gelerek ateşkesi tehlikeye soktuğu bildirilmekte.
Kaynaklar, savaşçıların Refah'ın Jenina Mahallesi ile Han Yunus yakınlarındaki tünellerde mahsur kaldığını ifade ediyor. Söz konusu kişiler, ateşkesin başlamasından bu yana üç İsrail askerinin ölümünden sorumlu tutuluyor.
Savaşçıların liderleri tarafından terk edilmiş hissetikleri ve bu nedenle kendi başlarına hareket ettikleri belirtiliyor.
'Teslim Olmak Sözlüğümüzde Yok'
Hamas, Pazar günü yaptığı açıklamada, ateşkesin devamı için arabuluculardan “bir çözüm bulunmasını” talep etti ve tünellerdeki savaşçıların teslim olmayacaklarını vurguladı.
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları, Telegram üzerinden yaptığı paylaşımda, “Düşman bilmelidir ki teslim olma kavramı, Kassam Tugayları'nın sözlüğünde yok” ifadelerine yer verdi.
Mayıs 2024’te İsrail'in Refah'ı ele geçirmesinden bu yana, tünellerdeki savaşçılar ile Hamas komutanlığı arasındaki iletişim neredeyse tamamen kesilmiş durumda. İsrail ordusu, rehinelerin zarar görmesinden endişe ederek tünellere girmemişti.
ABD'nin, çatışma riskini azaltmak için savaşçılara güvenli geçiş sağlamayı içeren bir plan hazırladığı bildirildi. Bu plana göre, savaşçılar silahlarını bir arabulucu ülkeye teslim ettikten sonra, İsrail kontrolü dışındaki Gazze bölgelerine dönecek ve ardından tünellerin imha edileceği belirtiliyor.
2014'te Öldürülen Askerin Naaşı Teslim Edildi
Öte yandan, Hamas, 2014 yılında Refah bölgesinde hayatını kaybeden İsrail ordusu subayı Teğmen Hadar Goldin’in uzun süredir beklenen naaşını İsrail’e teslim etti.
İsrail Başbakanlık Ofisi, “Kimlik tespit süreci tamamlandıktan sonra Goldin’in ailesine naaşın teslim edildiğini” duyurdu.
Uzmanlar, bu olayın tünellerdeki savaşçılarla ilgili potansiyel bir gizli anlaşma ile bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. İsrailli analist Dr. Michael Milshtein, “Bu iki olayın bağlantılı olup olmadığı belirsiz, ancak Hamas ve İsrail arasında perde arkasında bir uzlaşma yaşanmış olabilir” şeklinde konuştu.
Goldin’in naaşının iadesi, İsrail için sembolik bir önem taşımaktadır. İsrail ordusu, “hiçbir askerin geride bırakılmaması” ilkesini benimsemektedir.


