İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Aziz İhsan Aktaş'ın bazı belediye başkanlarına ve üst düzey yöneticilere rüşvet vererek ihale süreçlerini şekillendirdiği iddiasıyla 13 Ocak 2025'te soruşturma başlatmıştı.
Aktaş, 'suç örgütü lideri' olarak nitelendirildiği bu soruşturmada, belediye başkanlarının ve yöneticilerin rüşvet alarak ihaleleri düzenlediği öne sürülüyordu.
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak itirafçı olan Aktaş'ın ev hapsi 22 Ağustos'ta sona erdi.
BEKLENTİ SONBAHARIDIR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ağustos ayından itibaren iddianamelerin hızla hazırlanıp yargılamaların başlatılması için sıkça çağrıda bulundu.
Son olarak, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, 1 Eylül'de adli yıl açılışında adliye muhabirleriyle bir araya gelerek “Biz dosyamıza güveniyoruz” ifadesini kullanmış ve iddianameler için eylül-ekim aylarını işaret etmişti.
Avukat Hüseyin Ersöz, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara, Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin, Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın tutuklu olduğu dosyada önemli bir gelişmenin yaşandığını duyurdu.
Ersöz, 2024/236201 numaralı dosya hakkında “Bu soruşturmanın iddianamesinin bu ayın ortasına kadar yazılması bekleniyordu. Öyle de oldu. Dün (17 Ekim 2025) soruşturma dosyasının kapandığını gördük. Bu, ana dosyada ya iddianamenin yazıldığı ya da mahkemeye gönderilme aşamasında olduğu anlamına geliyor” dedi.
Ersöz, bu gelişmeler sonrasında soruşturmaya dair ihtimalleri sıraladı. Ersöz'e göre;
1- Bazı belediye başkanlarının dosyasının ana dosyadan ayrılmış olması mümkündür.
2- Yeni soruşturma numarası ile yeni operasyonlar yapılabilir.
3- İddianame, yeni soruşturma numarası üzerinden hazırlanabilir.
Sosyal medya üzerinden paylaşımda bulunan Ersöz, aynı tarihte, iddianame hazırlanan ana dosyadan başka bir dosyanın (2025/234859) ayrıldığını UYAP’tan öğrendiklerini de açıkladı. Ersöz, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
* Bu durum, bazı belediye başkanlarının ana dosyadan ayrılmış olabileceği anlamına gelebilir, yani iddianameye dahil edilmedikleri sonucu doğurabilir. Bu süreç hukuken bazı ihtimalleri gündeme getirebilir:
* İlk akla gelen, tefrik edilen belediye başkanlarıyla ilgili soruşturma işlemlerinin halen devam etmesidir. Bu kişiler için ileride hazırlanacak iddianameler ana dosya ile birleştirilebilir ya da bulundukları il ve ilçelerdeki savcılıklara gönderilebilir.
* Diğer bir yandan, yeni soruşturma numarası ile başka operasyonların da gerçekleşme olasılığını göz ardı etmemek gerekir.
* İddianame mahkeme tarafından kabul edilmeden kimlerin içine alındığını görmek mümkün olmadığından kesin bir değerlendirme yapmak zor. Ancak kamuoyunun beklentisinin tersine, tutuklu tüm belediye başkanlarının hakim karşısına çıkma durumu ve tutukluluk hallerinin, en azından Sulh Ceza Hakimlikleri haricindeki mahkemelerce ele alınması süreci, bir süreliğine ertelenmiş olabilir.
* Bu durum, Özgürlük Hakkı ve Makul Sürede Yargılanma Hakkı bağlamında Adil Yargılanma Hakkı tartışmalarını da beraberinde getirecektir.
DOSYA ERİŞİME AÇILINCA NETLEŞECEK
* Bana ulaşan bir adliye muhabiri, bazı belediye başkanlarının dosyalarının tefrik edilmiş olabileceği yönündeki değerlendirmelerini savcılık kaynaklarına sorduğunu fakat bunu teyit edemediğini bildirdi. Bu noktada, daha önce çok sık karşılaşmadığımız bir durum olarak, iddianamenin yeni soruşturma numarası üzerinden hazırlanmış olabileceği ihtimali akla gelebilir.
* Bu belirsizlik, iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilip, dosyaya avukatlarca erişim sağlandığında açıklığa kavuşacak gibi görünmektedir.
