Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, katıldığı A Haber yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Fidan, SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonu konusunda ABD ile temasların sürdüğünü belirterek, Suriye’nin toprak bütünlüğünü tehdit eden tüm işgallerin son bulması gerektiğini vurguladı.
Fidan, şöyle konuştu:
– “Şam'la YPG arasındaki görüşmelerin durumu önemli. Bu görüşmeler, özellikle İsrail'in güneye müdahalesinden sonra birtakım gelişmeler yüzünden kesintiye uğradı.
– Şu anda Amerikalıların ve bizlerin de en büyük sorunu, İsrail'in Suriye için bir tehdit olmaktan çıkmasını sağlamak ve Suriye'nin de İsrail için bir tehdit oluşturmaması. Herkesin birbirinin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı gösterdiği bir ortam oluşturmalıyız.”
– “Günümüzde Suriye'nin topraklarının bir kısmı işgal altında; bu işgale son vermek gerekmektedir. Suriye'yi tehdit eden bir yaklaşım içinde olunmamalıdır.”
“TÜRKİYE'NİN SURİYE'DE OLMASINDAN DAHA DOĞAL BİR ŞEY YOK”
Türkiye'nin Suriye krizinin çözümü için yürüttüğü çabaların “tarihte az rastlanır bir nitelikte” olduğunu belirten Fidan, Ankara'nın hem istikrar hem de mültecilerin dönüşü için ahlaki bir politika izlediğini ifade etti. Fidan, Türkiye’nin sahadaki varlığının hem bölge hem de uluslararası toplum açısından normal ve gerekli olduğunu söyledi ve ekledi:
– “Suriye'nin menfaatini ve halkının refahını düşünürken, diğer taraftan kendi konularımızı geri planda tutarak bunun bölge ülkeleriyle birlikte yürütülmesi, yalnızca Türkiye gibi derin stratejik kültüre sahip ülkelerin yapabileceği bir dış politika hamlesidir. Bunu bilenler de var.”
– “Dolayısıyla Türkiye'nin orada olmasından daha doğal bir şey yok. Sorunların tespiti ve üstlenilmesi, yalnızca Türkiye’nin lehine değil. Türkiye'nin dış politikadaki en büyük farkı, bir konuya yaklaşırken sadece kendi çıkarını değil, diğer bölge ülkeleri için de iyi sonuçlar istemesidir.”
“TÜRKİYE HAZIR”
Gazze'ye uluslararası bir istikrar gücü gönderilmesi ihtimali hakkında konuşan Fidan, şartlar oluştuğunda Türkiye’nin asker göndermeye hazır olduğunu söyledi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde görüşülen karar taslağının henüz netleşmediğini hatırlatan Fidan, Türkiye'nin bu süreçte üzerindeki sorumlulukları yerine getireceğini vurguladı.
Fidan, “Başkomutanımız Cumhurbaşkanımız, orduların nihayetinde hareket emrini verecek makamdır. Gerekli şartlar oluştuğunda Türkiye Gazze'de elini taşın altına koymaya hazırdır. Asker gönderme de dahil olmak üzere her türlü konuda üzerine düşeni büyük bir sorumlulukla yapacaktır. Bu, uluslararası topluma verdiğimiz en net mesajdır” dedi.
“TRUMP TALİMAT VERDİ”
ABD ile F-35 krizine dair bilgileri paylaşan Fidan, 25 Eylül'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’da gerçekleştirdiği görüşmede önemli bir dönüm noktasının yaşandığını bildirdi. Trump’ın CAATSA yaptırımlarının “iki ülke arasında olmaması gereken bir konu” olduğunu belirterek kaldırılması talimatı verdiğini aktaran Fidan, sürecin detaylarını şu şekilde açıkladı:
– “25 Eylül'de Cumhurbaşkanıyla Sayın Trump bir araya geldiklerinde Trump bir irade beyanında bulundu. Cumhurbaşkanımıza olan saygısı ve güveni doğrultusunda, 'Bu CAATSA bizim aramızda olmaması gereken bir şey. Bunu kaldırmamız lazım' dedi. Böylelikle kendi bürokrasisine bu konunun hayata geçirilmesini sağlama talimatını verdi.”
– “Ancak burada bizim için bir sorun var. CAATSA, Kongre'den geçirilmiş bir yasa. Bazı meslektaşlarımla bu konuyu konuştuğumda, yasa yapımında yer almış olan biri olarak şu anki uygulayıcılarının hissettiği zorlukları ifade ediyorlar. Başkanın talimatının yerine getirilmesi konusunda zorluklar yaşanıyor.”
– “Bu nedenle önemli olan; Amerika'nın Biden yönetiminden farklı olarak, bu durumu çözmeye yönelik bir niyetinin olmasıdır. Sayın Trump'ın bu konudaki talimatı ve iradesinin takip edileceği önemlidir.”
“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMÜ MÜMKÜN KILACAK BİR YOL HARİTASI”
Hamas’ın IŞİD ile benzeştirilerek terörize edilmesine karşı çıktıklarını ifade eden Fidan, kalıcı barış için İsrail işgalinin sona erdirilmesi ve iki devletli çözümü mümkün kılacak bir yol haritasının Filistinlilere sunulması gerektiğine dikkat çekti. Fidan, şu ifadeleri kullandı:
– “Hamas'ın terör örgütü olarak nitelenmesine yönelik çabalara karşı durmalıyız. Küresel diplomasinin amacı, bu yanlış algıları çözerek yeni bir anlayış oluşturmaktır. Bu çerçevede, Israil'in işgalini sona erdirecek ve iki devletli çözümü sağlayacak bir yol haritasının sunulması gerekmektedir.”
“TÜRKİYE'NİN ETRAFI ATEŞ ÇEMBERİ”
Bölgenin son 20 yılda kan ve yıkımla çevrili olduğunu belirten Fidan, Türkiye’nin istikrarını koruyabilmesinin güçlü liderlik sayesinde mümkün olduğunu vurguladı. Orta Doğu’daki kişisel güven ilişkilerinin kritik önemine değinen Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu güveni sağlayan bir lider olduğunu ifade etti. Fidan, konuşmasını şöyle tamamladı:
– “Son 20 yılda Türkiye’nin etrafında bir ateş çemberi bulunduğunu gözlemliyoruz. Türkiye, bu ortamda gül bahçesi gibi durmaya devam etmiştir. Güçlü liderliğin etkisi burada ortaya çıkıyor.”
