reklam
reklam
DOLAR 42,3199 % -0.01
EURO 49,2354 % -0.28
STERLIN 55,8293 % -0.29
FRANG 53,3131 % -0.13
ALTIN 5.551,47 % -1,86
BITCOIN 95.877,84 -0.739
reklam

Bir Meslek Daha Unutulmaya Yüz Tuttu: Keşke Eleman Yetiştirseydim

Yayınlanma Tarihi : Google News
Bir Meslek Daha Unutulmaya Yüz Tuttu: Keşke Eleman Yetiştirseydim
reklam

Aksaray’da 60 yıldır şapka dikip satan ve kentte dönemin son şapkacısı olan Mustafa Mollaoğlu (80), mesleğini ilk günkü aşkla icra etmeye devam ediyor.

Bulgaristan doğumlu Mollaoğlu, 1957 yılında henüz 14 yaşındayken İstanbul’a giderek başladığı mesleğini tam 60 yıldır sürdürüyor.

Dikiş makinesinin başında yaşamını sürdüren usta Mollaoğlu, “Bir ömür boyu başka bir iş yapmadım, hep kasket diktim. İmalat işi o kadar zor ki, sabahtan akşama kadar meşgulsün. Başka işlerle uğraşamazsın. 60 yıldır hep kasket imalatı yaptım, başka iş bilmem” ifadelerini kullandı.

İstanbul’da 1957-1964 yılları arasında çıraklık yapan ve askerden sonra Aksaray’a dönerek kendi atölyesini kuran usta Mollaoğlu, o günden bu yana kendi emeğiyle binlerce şapka ürettiğini belirtti.

Şapka Üretimi

Mollaoğlu, şunları kaydetti:

“El emeği şapkaların fiyatı 350 ila 500 lira arasında değişiyor. Kepler 100 ila 250 lira, hazır gelen keçe fötrler ise 600 liraya kadar çıkabiliyor.

Artık en büyük sorun fiyat değil, ilgi eksikliği. Eskiden kasket giyen çoktu, şimdi azaldı. İnsanlar 400 lira vereceğine 100 liraya kep almayı tercih ediyor, bu da haklılar. Ekonomik şartlar herkesi zorluyor.

Bugüne kadar benden şikâyet eden olmadı. Tek elden yapıyorum, kaliteli kumaş kullanıyorum, emeğimi esirgemem. Bu nedenle müşterim memnun olur.”

'Makineye İp Takamıyorum Artık, Gözler Görmüyor'

Şapka yapımının inceliklerini anlatan Mollaoğlu şu şekilde konuştu:

“Tek bir şapka, kumaşından astarına kadar bir buçuk saatte hazırlanır. Önce kumaşı keseriz, tepe kısmını dikeriz, astarını hazırlarız ve sonra buhar ütüsünden geçirip satışa sunarız.

Hepsi el emeği. Emeklerimle satışa hazır hale getiriyorum. Ancak artık makineye ip takamıyorum, gözler görmüyor. Yanımda yardım edecek biri yok. Yaşlılığın getirdiği zorluklar var. Galiba hayat, ‘Artık biraz işten elini çek’ diyor. Ama gönlüm bırakmak istemiyor.”

'Keşke Bir Çırak Yetiştirseydim'

Aksaray’da el sanatlarına olan ilginin azlığından yakınan usta Mollaoğlu, “Keşke bir eleman yetiştirseydim. Onun başında durur, işi yürütürdüm. Ama olmadı. Aksaray’da sanata rağbet yok. Benim en büyük üzüntüm bu. 60 yıl çalıştım ama benden sonra bu iş yapılmayacak. Bu, bir sanatkâr için çok büyük bir kayıp” dedi.

reklam

YORUM YAP