İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, gençlerin sosyal medyadan yönlendirdiği sorulara cevap vermeye devam ediyor. Bu bağlamda hazırlanan “Eşit Bakış” programının yeni bölümü Dervişoğlu’nun YouTube hesabında yayınlandı.
D'Hondt sistemi ve seçim barajı ile ilgili görüşlerini paylaşan Dervişoğlu, şu ifadeleri kullandı:
– “Bu konular her biri kendi içinde farklı tartışmalara sahiptir. Seçim sistemleri, hem temsilde adalet sağlamak hem de hükümet kurma ve yönetme süreçlerini kolaylaştırmak amacıyla düzenlenir. D'Hondt sistemi birçok ülkede uygulandığı gibi, bu ülkelerdeki hükümetler genellikle parlamentodan seçilir.”
– “Bir yandan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yönetiliyorsunuz, diğer yandan seçim sisteminiz tartışmalı hale geliyor, ayrıca hükümetin meclisten çıkmaması ve meclis tarafından denetlenmemesi de bir sorun teşkil ediyor.”
– “Bunun sonucunda seçim sistemleri, D'Hondt sistemi ve seçim barajları gündeme tartışma konusu olabilir. Eğer Cumhurbaşkanı yönetiyorsa ve meclis denetimi yoksa, o zaman bu barajın gerekliliği üzerine kamuoyunda birtakım sorular ortaya çıkabilir. Tüm bu tartışmalar son derece haklı ve yerinde.”
CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ İLE YÖNETİLDİĞİMİZ İÇİN BU BARAJ YÜKSEK
Dervişoğlu, D'Hondt sisteminin temsilde adalet sağlamak ve kolay iktidar oluşturmak amacıyla düzenlendiğini belirterek, “Türkiye’nin mevcut koşullarına uygun ancak şu an Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olarak adlandırılan ve ne olduğu belirsiz bir sistemle yönetiliyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yönetildiğimiz için bu baraj da yüksek bir baraj haline geliyor. Temsilde adaletin sağlanması açısından gözden geçirilmesi düşünülebilir. Ancak ne yaparsanız yapın, milletvekili sayısını belirleyecek olan D'Hondt sistemi uygulanması en kolay sistemdir.” şeklinde konuştu.
PARLAMENTER DEMOKRATİK SİSTEME NASIL GEÇİLECEĞİNİ TBMM’YE TAŞIYACAĞIM
Stüdyodaki tahtada D'Hondt sistemini anlattıktan sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne yönelik eleştirilerde bulunan Dervişoğlu, “Türk siyasetinde çeşitliliği zedeleyen durum sistemin kendisidir. Türkiye’nin geleceğini kurtarmak adına parlamenter demokratik sistemin hayata geçirilmesinden yanayım. Eğer bir gün iktidara gelirseniz, Cenab-ı Allah nasip etsin, bugün cumhurbaşkanına tanınan yetkilerin hiçbirini kullanmadan parlamenter demokratik sisteme geçişi TBMM’ye taşıyacağım. Diğer partilere de bu konuda öneride bulunuyorum. 'Hazır olan yetkileri biz de kullanalım' şeklinde bir yaklaşım olmamalıdır. Türkiye’nin menfaatine ve Türk milletinin beklentilerine yanıt verecek bir rejimin hayata geçirilmesi bizim için vazgeçilmez bir zorunluluk.” dedi.
