Adana'da ev hanımı Nazmiye Çalışkan (29), 2020 yılında terzilik yapan İ.D.Ö. (30) ile yaşamaya başladı. Çiftin S. (4) ve A.A. (3) adlı biri engelli iki çocukları dünyaya geldi. Nazmiye Çalışkan, bu yıl ocak ayında eşi tarafından sürekli şiddet gördüğünü iddia ederek ayrılıp ailesinin evine döndü. 10 Nisan 2025'te İ.D.Ö., iddialara göre, çocuklarından S.'yi yanında götürdü. 12 Nisan 2025 günü ise eski eşini arayarak ‘Çocuk durmuyor, gel' diyerek babasının evine çağırdı.
Tuzağa Düşürüldü
Buraya giden anne Nazmiye Çalışkan, evine döneceği sırada iddiaya göre, ayrıldığı eşi İ.D.Ö. tarafından evladının gözü önünde boynundan ve boğazından bıçaklanarak darp edildi. Çocukların feryatları ve evdeki bağrışmalar üzerine çevredekiler durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, evden kaçan şüpheli eski erkek arkadaşı kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. Saldırgan, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Hastane Sürecinde Çocuğunu Dedesine Bıraktı
Sağlık ekipleri tarafından ambulansla hastaneye kaldırılan Nazmiye Çalışkan, 4,5 ay boyunca yoğun bakımda tedavi gördü. Yüzde 96 engelli kalan ve yürüme kabiliyetini kaybeden genç kadın, taburcu olduktan sonra bir başka şok yaşadı.
İddiaya göre, evindeki bütün eşyaların eski erkek arkadaşının babası tarafından satıldığını gören genç kadın, önce ailesinin yanına sığındı, ardından arkadaşlarıyla yaşamaya başladı. İki çocuğuyla bir başına kalan Çalışkan, geçtiğimiz haftalarda üst üste hastaneye gitmesi gerektiği için evlatlarını dedesinin evine bıraktı.
“Anneleri Çocuğu Terk Etti” Dedi
Bu sırada, mahallede yardım dağıtan bir dernek çocuğun o hallerini fark edip sosyal medyada paylaştı. Çocuğun dedesi ise ‘Anneleri çocukları terk etti' diyerek beyan verdi. Bunun üzerine çocuklar derhal devlet korumasına alındı. Hastaneden döndükten sonra evlatlarını göremeyen anne bir kez daha yıkıldı.
“Ölmedin mi Sen?” Dedi
Yaşadığı dramı anlatan Nazmiye Çalışkan, şimdi tek isteğinin fizik tedavi görmek ve evlatlarına bakacak kadar ayağa kalkmak olduğunu söyledi. Çalışkan, “Olay günü eski kayınbabamın evine gittim ve eski eşimin kız kardeşiyle kahve içtik. Eve geri dönecekken oğlum ‘Cips paketini aç' dedi. Cips paketini açarken şah damarımdan iki bıçak darbesi yedim. Orada yere düştüm, sonra boynumdan bıçakladı. Ben yerde yatarken İ.’nin ağabeyi kanlı tişörtünü değiştiriyor, o da evden kaçıyor. Daha sonra tekrar geliyor ve ‘Ölmedin mi lan sen?’ dedi. Ölme numarası yaptım ve İ. gitti. Ambulans geldiğinde üzerimde çekyat vardı. Hemşire çekyatı kaldırdı” ifadelerini kullandı.
“Yüzde 96 Engelli Kaldım”
Bütün ailenin olaya şahit olduğunu anlatan Çalışkan, “İ.'nin babası evdeki kanlı bıçağı çöpe atmaya kalkarken olay yeri inceleme polisleri fark edip hemen müdahale etmiş. Bütün aile bu olaylara tanıklık etti. Hepsi mahkemede konuşuldu. İ. şu anda cezaevinde ancak diğerleri dışarıda. Mahkeme devam ediyor, ben adalete sığınıyorum; benim engelli çocuğum var ve benim gibi hiçbir anne bu şekilde yatmayı hak etmiyor. Yüzde 96 engelli kaldım. Olay gününden bu yana böyle yatıyorum” diye konuştu.
Sosyal Medyada Görünce Yıkıldım
Çocuklarının devlet korumasında olduğunu ve bir an önce iyileşip evlatlarına yeniden kendisinin bakmak istediğini belirten Çalışkan, daha sonra şunları söyledi:
“Ben çocuğumu hastaneye gitmek zorunda kaldığım için, kimsem olmadığı için mecburen dedesine bıraktım. Ancak dedesi yanlış beyan vererek ortaya çıkan bazı videolar sonucunda benim çocuklarım devlet koruma altına alındı. Evim, eşyalarım, kurulu düzenim vardı; eşyalarım hep satıldı, ev kullanılmayacak hale geldi. Çocuğumu o halde sosyal medyada görünce yıkıldım. Ben çocuğumu mecburen dedesine bıraktım. Karton topluyorum diyerek beyan veren kişi belediyede çalışıyor ve 52 bin TL maaş alıyor. Çocuklarım devlet korumasında; ben sadece ayağa kalkmak ve çocuklarıma sahip çıkmak istiyorum. Tek isteğim fizik tedaviye gitmek ve bunun için bana yardım edilmesi. Ayağa kalkıp çocuklarımı almak ve onlara sahip çıkmak istiyorum.”
