CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, gazeteci ve belgeselci Hakan Tosun’un hayatını kaybettiği olaya dair, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) soru önergesi verdi.
Bakan, 10 Ekim’de saldırıya uğrayarak hastaneye kaldırılan Hakan Tosun’un ölüm süreci ile ilgili kamuoyunda dile getirilen iddiaların aydınlatılmasını istedi.
“Saldırının Tüm Yönleriyle Ortaya Çıkması Gerekiyor”
Önergede Hakan Tosun’un ailesinin açıklamalarına ve yönelttikleri sorulara da yer veren Bakan, şunları kaydetti:
“Hakan Tosun’un hastanede olduğu bilgisine tam 27 saat sonra ulaşan ailesi, 'Kaldırıldığı hastanede kimliksiz olarak kaydı yapılmış. Yüz taraması yapılmamış, parmak izi okutulmamış. Olay basına yansıdıktan sonra kritik olan ilk 24 saat geçildikten sonra yoğun bakıma alınmış' açıklamasını yaptı. Olayla ilgili olarak iki kişinin tutuklandığı biliniyor, ancak başkaca bilgi mevcut değil.”
Hakan Tosun’un kardeşi, şu açıklamada bulundu: “Hakan Tosun hastaneye kaldırıldığında neden 27 saat boyunca ailesine haber verilmedi? O kimliksiz bir vatandaş değil. Neden parmak izi okutulmadı? Yüz taraması niçin yapılmadı? Hastane yönetimine sesleniyorum; 27 saat boyunca belki de abime hiçbir işlem yapılmadı. Bunu bana ispatlasınlar. Polis neden bilgi vermedi? O kimliksiz, sahipsiz değil. Ben karakola kayıp ilanı verdiğimde neden bana hastanede olduğunu söylemediler? Gerçekten bir açıklama gerekiyor. 'İki kişi tutuklandı' deniyor, ama bunun arkasında kim var, kimi korumak istiyorsunuz?”
Doğayı, yaşamı ve adaleti savunanların sesi olmuş; ülkenin dört bir yanında halkın direnişlerini, çevre ve yaşam hakkı mücadelelerini belgeleyen bir basın emekçisi, sokakta yürürken iki kişi tarafından dövülerek hayatını kaybetmiştir. Hakan Tosun’a yapılan saldırının tüm yönleriyle aydınlığa kavuşturulması, saldırının üzerindeki sis perdesinin kaldırılması ve kamuoyunda hiçbir soru işareti kalmaması büyük önem taşımaktadır. 'Hakan Tosun’a ne oldu?' sorusuna acilen yanıt verilmeli; ailesine, avukatlarına, sevdiklerine ve kamuoyuna bir açıklama yapılmalıdır.
Bakan'ın, Yerlikaya'ya yönelttiği sorular ise şöyle sıralandı:
– Hakan Tosun’u öldürenler kimdir? Yürütülen polis soruşturmasının detayları nedir?
– Öldürülmeden önce Hakan Tosun’un herhangi bir şikayeti veya can güvenliği ile ilgili bir kaygısı var mıydı? Varsa bu durumda hangi tedbirler alınmıştır?
– Olay basit bir adli vaka olarak mı değerlendirilmektedir? Şüphelilerin başka bağlantıları ve azmettiricileri araştırılmakta mıdır?
– Hakan Tosun’un ailesi polise kayıp ihbarında bulunduğu halde, Tosun hastaneye kaldırıldığında neden 27 saat boyunca ailesine haber verilmediği açıklanmalıdır.
– Doğayı, yaşamı ve adaleti savunan; halkın direnişlerini, çevre ve yaşam hakkı mücadelelerini belgeleyen bir basın emekçisi sokakta yürürken saldırıya uğramıştır. Bunu nasıl açıklıyorsunuz?
– Hiçbir yurttaş kendini sokağa çıkarken güvende hissetmiyor. Kamu güvenliğinden sorumlu olan bakanlığınız bu konuda ne gibi önlemler almayı düşünmektedir?
