

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel, Rum terör örgütü EOKA mensupları tarafından gerçekleştirilen “Kanlı Noel” katliamını “kahramanlık” olarak değerlendiren Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Hristodulidis'e sert bir yanıt verdi.
Üstel, 21 Aralık 1963’te başlayan EOKA terörünün Kıbrıs Türk halkını hedef alan bir mücadele değil, net bir etnik temizlik girişimi olduğunu vurguladı. Bu karanlık dönemin “Kıbrıs’ın modern tarihinde bir dönüm noktası” olarak sunulmasının, masum insanların kanı üzerinden siyaset yapmaya kalkışmak anlamına geldiğini ifade etti.
“KATLİAMLARI MEŞRULAŞTIRAN ZİHNİYETLE BARIŞ OLMAZ”
Üstel, Kıbrıs Türk halkının tarihinin katliamlarla değil, direniş, onur ve devletleşme iradesiyle yazıldığını belirterek, “Kanlı Noel”in Kıbrıs Türk halkı için bir trajedi ve yas günü olduğunu söyledi.
EOKA terörünü kahramanlık olarak yüceltip aynı zamanda barıştan söz etmeyi “açık bir ikiyüzlülük” olarak nitelendiren Üstel, katliamları meşrulaştıran bir anlayışla samimi diyalog ve adil bir çözümün mümkün olamayacağını vurguladı.
Başbakan Üstel, KKTC’nin tarihine, şehitlerine ve halkının onuruna saygı duymayan hiçbir ifadeyi kabul etmeyeceklerini belirterek, “Kıbrıs Türk halkı boyun eğmez, diz çökmez ve unutmaz” dedi.
Üstel, adada kalıcı barışın yalnızca gerçeklerle yüzleşmekle sağlanabileceğini ifade ederek, katliamları yücelten söylemlerin barışa katkı sağlamayacağını kaydetti.
62 YILDIR DEĞİŞMEYEN ZİHNİYET
Rum liderliğinin 62 yıl boyunca aynı dışlayıcı ve çatışmacı zihniyeti sürdürdüğünü söyleyen Üstel, bu tutumun Kıbrıs Türk halkının Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisine, ayrıca Türk askerinin Ada’daki varlığına neden bu kadar ihtiyaç duyduğunu bir kez daha gösterdiğini açıkladı.
KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler de Hristodulidis'in açıklamalarına yanıt verdi. Öztürkler, GKRY’yi “Avrupa’nın şımarık çocuğu” olarak nitelendirerek, dünya gündeminde şirin görünme çabalarının gerçekleri gizleyemeyeceğini belirtti.
Öztürkler, “Gerçekler Tekkebahçe’de, Kumsal’da, Muratağa-Sandallar’da yazılıdır. Güneşin balçıkla sıvanamayacağı gibi gerçekler de er geç gün yüzüne çıkar” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs Türk halkının yakın tarihinde büyük yaralar açan 21-25 Aralık 1963 olaylarının bir dönüm noktası olduğunu belirten Öztürkler, bu saldırıların Türk halkının varlığını hedef alan sistematik bir sürecin başlangıcı olduğunu açıkladı.
Kıbrıs Türklerinin evlerinden ve köylerinden sürüldüğünü, kadın, çocuk ve yaşlı demeden katliamlara maruz kaldığını kaydeden Öztürkler, Rum liderliğinin EOKA’yı “kahramanlık” olarak tanımlamasına sert tepki gösterdi. Bu tanımın geçmişteki kanlı eylemleri meşrulaştırma çabası olduğunu ifade eden Öztürkler, “Bu eylemler, Kıbrıs Türk halkının varlığını ortadan kaldırmayı hedefleyen terör faaliyetleridir” dedi.


