Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD’nin Karayipler bölgesindeki askeri tehditlere karşı halkı bir olmaya davet etti.
Ülkesindeki özel bir televizyon programında eleştirilerde bulunan Maduro, doğrudan isim vermeden ABD’nin Karayipler’deki askeri hareketlerini kınadı.
Maduro, Venezuelalılara yönelik olarak, “Beni duyan tüm Venezuelalılara sesleniyorum. Geleceği inşa etmek tüm Venezuelalıların görevidir. Psikolojik savaşı geride bırakalım; en iyi yol üretmek ve eserler yaratmaktır. Medya Venezuela’yı yok etmek istiyor. Venezuela’dan nefret eden ve onu kıskanan Batı ile ‘gringo’ (ABD) medyasıdır” şeklinde konuştu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro’yu “uyuşturucu lideri” olarak nitelendirmesine karşı çıkan Maduro, “Cumhurbaşkanı Petro, Kolombiya’da uyuşturucu kaçakçılarıyla mücadelede en büyük çabayı gösteren liderdir.” ifadelerini kullandı.
Venezuela'nın karşılaştığı tehditler karşısında Rusya’nın kendilerine destek verdiğini belirten Maduro, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e de teşekkür etti.
NETANYAHU'YU KINADI
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk’e seslenen Maduro, ABD’nin Karayipler ve Pasifik’teki askeri operasyonlarına karşı BM’nin sessiz kalmaması gerektiğini söyledi.
Ayrıca Maduro, Gazze’deki ateşkes sürecinin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından açıkça ihlal edildiğine dikkat çekerek, Netanyahu’yu kınadı.
Bu arada, Venezuela Barış, Adalet ve İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, Venezuela Birleşik Sosyalist Partisi (PSUV) merkezinde gerçekleştirdiği basın toplantısında, ABD’ye ait bir savaş gemisinin Trinidad ve Tobago hükümeti tarafından konuşlandırılmasını eleştirdi.
Cabello, Başbakan Kamla Persad-Bissessar’ın iki ülke arasındaki ilişkilere zarar verdiğini ifade ederek, ABD'nin bu ülkenin topraklarını kullanarak Venezuela’ya saldırması durumunda, yanıt verme haklarını saklı tutacaklarını belirtti.
Venezuela Parlamentosu, 29 Ekim’de ABD’ye ait bir savaş gemisinin Karayipler’de konuşlandırılmasının ardından Trinidad ve Tobago Başbakanı Kamla Persad-Bissessar’ı “istenmeyen kişi” (persona non grata) ilan etme kararı almıştı.
