

Cumhurbaşkanı adayı olarak ortaya çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu pek çok yerel yöneticinin tutuklu olması nedeniyle CHP için bugün kritik bir gün yaşanıyor.
'Mutlak butlan' (Özgür Özel'in genel başkanlık görevine geldiği 4-5 Kasım kurultayının geçersiz sayılması) riski taşıyan davanın dördüncü duruşması, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde saat 10.00'da başladı.
Özgür Özel Yurt Dışı Programını İptal Etmedi
Hatırlanacağı üzere, ana muhalefet partisi kurmayları 'mutlak butlan' veya 'kayyum' olasılığına karşı 15 Eylül duruşması öncesinde, genel merkez ve parti örgütlerinde çeşitli hazırlıklar yapmıştı.
Fakat, dördüncü duruşma öncesinde CHP yönetimi, il başkanları ve belediye başkanları için genel merkeze nöbete çağırmak gibi bir özel hazırlık yapmadı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise 23 Ekim'de Parti Meclisi'ni 39. Olağan Kurultay hazırlıkları ve tarihini görüşmek üzere topladı.
Ayrıca 25 Ekim'de İsviçre Sosyal Demokrat Parti kongresine katılım programında herhangi bir değişiklik yapmadı. Olağanüstü bir karar çıkması durumunda programını iptal edeceği bildirildi.
Süreç Nasıl İlerledi?
Kasım 2023'te gerçekleştirilen oylamada mevcut ana muhalefet lideri Özgür Özel 812 oy alarak, 13 yıl boyunca bu görevde bulunan Kılıçdaroğlu'nun yerine genel başkan seçildi.
Ancak, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler, bahsi geçen kurultayın iptali ve yetkili kurulların görevden uzaklaştırılması adına davalar açtı.
Özel, 21 Mart’ta partisini olağanüstü kongreye götüreceğini açıkladı. “Tüzüğümüzün bana verdiği yetkiye dayanarak, 15 gün sonrasına olağanüstü kurultay kararı aldığımızı ve partiye kayyum girişimlerinin önünü kestiğimizi Türkiye'ye ilan ederiz” diye belirtti.
6 Nisan 2025'te yapılan olağanüstü kurultayda Özel yeniden genel başkanlığa seçilirken, Savaş ve beraberindekilerin açtığı davalar, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde birleştirildi.
26 Mayıs'taki duruşmada bir sonraki duruşma tarihi 30 Haziran olarak belirlendi. Dilekçelerde 'mutlak butlan' ifadesi resmi kayıtlara geçti.
Türk Dil Kurumu'na göre butlan, Arapça kökenli olup geçersizlik anlamına gelmektedir. Hukuki bağlamda, hukuki işlemlerdeki geçersizlik türlerinden biri olarak tanımlanır.
Bu davada hukuken kurultayın baştan itibaren yok sayılması, alınan tüm kararların geçersiz sayılması anlamına gelmekte. Eğer mahkeme bu yönde bir karar alırsa, Özgür Özel başkanlığındaki yönetim hukuken geçerli olmayacak ve partinin yeniden kurultaya gitmesi gerekecektir.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun göreve iadesi de beklenen olasılıklar arasında. Bu süreçte hukuki sürecin yanı sıra bir de ceza davası açıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, kurultayda usulsüzlük yapıldığı yönündeki suçlamalarla ilgili bir soruşturma başlattı ve iddianame 3 Haziran'da kabul edildi.
İddianamede İmamoğlu da dahil olmak üzere 12 kişi hakkında “oylamaya hile karıştırma” suçlamasıyla bir yıldan üçer yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Eski CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na mağdur, Lütfü Savaş'a ise müşteki sıfatı ile yer verildi.
Kılıçdaroğlu, ilk olarak ifade vermeye gitmediğini “Partimi adliyede tartıştırmam” sözleriyle açıkladı.
'Kılıçdaroğlu' Tartışması
30 Haziran'daki duruşma öncesinde yaşanan başka bir gelişme, parti içinde yeni tartışmalara neden oldu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Parti Meclisi Üyesi Engin Özkoç, haziran ayında Kılıçdaroğlu ile bir görüşme gerçekleştirdi.
Bu isimler, eski genel başkandan mutlak butlan kararını tanımamasını talep etti, ancak “Partiyi kayyuma mı bırakayım?” diyerek red yanıtı aldılar.
İmamoğlu, önce kulislerde dolaşan sonra da Seçer tarafından kameralar karşısında doğrulanan bu sözlerin ardından 'ihanete uğramış gibi hissettiğini' ifade etti.
Yavaş ise Özel ve Kılıçdaroğlu'na birlik çağrısında bulunarak, “Bugün öyle bir dönemden geçiyoruz ki, bir ve beraber olmaktan başka ne şansımız var ne de çaremiz. Hep söyledim: Bu sadece bizim partimizin meselesi değil, tüm muhalefet partilerinin sorumluluğudur. Çünkü birlikte hareket etmezsek, sadece bugünü değil, geleceğimizi de kaybederiz. Hatta torunlarımız dahi bizi affetmez.” şeklinde konuştu.
“Bu süreçte eski genel başkanımız, mevcut genel başkanımız ve tüm partililerin tek yumruk halinde bir arada durması en büyük arzumdur, olması gereken de budur. Aksi takdirde, ben de dahil hiç kimsenin siyaset yapmasının bir anlamı kalmaz. Benim anlatmak istediğim sadece budur.” dedi.
Özel, geçtiğimiz günlerde Kılıçdaroğlu'na tekrar “CHP'nin yargı eliyle dizayn edilmesine karşı en önemli güvencenin kendisinin olduğunu açıklaması kıymetli olur. Bu darbe girişimlerine karşı en büyük güvence kendisidir” diye seslendi.
Ancak Kılıçdaroğlu, bu çağrıyı da yanıtsız bıraktı.
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, 26 Mayıs 2025'teki duruşmada, davalıların “ihtiyati tedbir” olarak mevcut parti yönetiminin görevden uzaklaştırılması talebini reddetti ve davayı “sözlü savunma” için 30 Haziran'a erteledi.
30 Haziran 2025'teki 38. Olağan Kurultay'ın iptali istemli davanın görülmesine kısa süre kala, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu ile 11 kişi hakkında CHP delegelerine “oy karşılığında para, telefon ve ev verildiği” iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamındaki iddianameyi tamamlayarak, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
Fakat Asliye Ceza Mahkemesi “görevsizlik” kararı vererek dosyayı Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise mahkemenin “görevsizlik” kararına itiraz etti.
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nın görüldüğü Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, bu itiraz sonucunu beklemeye alarak duruşmayı 8 Eylül'e erteledi.
Bu tarihin CHP'nin 4-9 Eylül tarihleri arasındaki kuruluş yıldönümü etkinlikleri ile çakışması sebebiyle partinin yaptığı itiraz neticesinde duruşma tarihi 15 Eylül olarak belirlendi.
Ankara'daki Mahkeme İstanbul'daki Dosyaları İstedi
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderdiği talep yazısında, CHP'nin İstanbul İl Kongresi'nin iptaline dair dosyayı talep etti. Mahkeme ayrıca, CHP 38. İstanbul İl Kongresi'nde usulsüzlük iddiasıyla açılan ceza davasının dosyasını da İstanbul 72. Asliye Ceza Mahkemesi'nden istedi.
Hatırlanacağı üzere İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, 'hile karıştırıldığı' iddiasıyla Özgür Çelik'in 8 Ekim 2023'te CHP İstanbul İl Başkanı seçildiği kongreyi iptal etti ve mevcut yönetimi görevden alarak yerine aralarında Gürsel Tekin'in de olduğu bir kayyum heyeti atadı.
15 Eylül'deki Duruşmada Ne Oldu?
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin CHP İstanbul İl Başkanlığı'na yönelik 2 Eylül'de kayyum atamasının ardından, 15 Eylül'deki duruşmadan önce kulislerde 'mutlak butlan', 'kayyum' ihtimalleri daha yüksek bir olasılık olarak değerlendiriliyordu.
15 Eylül'deki duruşmada davacılar, Özgür Özel yönetiminin görevden uzaklaştırılmasını ve eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun görevine iade edilmesini talep etti.
Ancak, 15 Eylül'deki duruşmada mahkeme tedbir taleplerini reddetti.


