

ABD Başkan Yardımcısı James David Vance, İsrail'deki ziyaretlerini sürdürüyor. Vance, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde resmi bir törenle karşılandı.
Karşılama sonrasında birlikte yemek yiyen iki lider, ardından kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdi. Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Netanyahu, İsrail'in “ABD’nin mandası” olduğu düşüncesini güçlü bir şekilde reddetti.
Netanyahu, “Bunu kesin bir dille ifade etmek istiyorum. Bir hafta boyunca İsrail'in ABD'yi kontrol ettiğinden bahsedilirken, ertesi hafta ABD'nin İsrail'i kontrol ettiği söyleniyor. Bu tamamen asılsız bir iddia. Ortak değerler ve hedefler paylaştığımız bir müttefiklik ilişkimiz var. Aramızda tartışmalar olabilir ve bazı konularda anlaşmazlıklar yaşanabilir, ancak genel olarak geçen yıl, sadece hedefler üzerinde değil, bu hedeflere ulaşma yollarında da büyük ölçüde anlaştığımızı belirtmeliyim” dedi.
Gazze Şeridi’nde ateşkes anlaşmasını değerlendiren Netanyahu, “İsrail’in hedefi Hamas’ı Arap ve Müslüman dünyasından izole etmektir. Bunu, ABD başkanının ekibiyle birlikte mükemmel şekilde başardığımızı düşünüyorum” şeklinde konuştu.
'Manda Aramıyoruz'
Toplantının ardından ABD Başkan Yardımcısı Vance ise, “Biz manda devleti istemiyoruz, İsrail de böyle bir devlet değil. Biz bir ortaklık talep ediyoruz. Burada bir müttefik arıyoruz. Başkan, İsrail’in Körfez Arap müttefikleriyle birlikte bu bölgede olumlu bir liderlik rolü üstlenebileceğine inanıyor. Böylelikle ABD'nin Orta Doğu ile ilgisi azalacak; zira bölgedeki müttefiklerimiz devreye girerek kontrolü ele alacak ve kendi bölgelerinin sahipliğini üstlenecekler” ifadelerini kullandı.
'İsrail'in Güvenliği İçin Kararları Biz Veriyoruz'
Bölgede yaşanan gelişmelere önem verdiklerini vurgulayan Vance, “Bunu, İbrahim Anlaşmaları’nı geliştirmek için bir fırsat olarak görüyoruz. Bu Gazze anlaşması, İbrahim Anlaşmaları’nın kilidini açmada kritik bir parçadır. Ancak bu, Orta Doğu’da sürdürülebilir bir ittifak yapısının oluşmasına da imkan tanıyabilir. Bu durum, Amerika Birleşik Devletleri’nin çıkarınadır. Ben bunun İsrail’in çıkarına da olduğuna inanıyorum. İsrail’in güvenliği için kararları biz veriyoruz, fakat bölgemiz için ortak kararlar alıyoruz ve bunun her ikimize de fayda sağlayacağını düşünüyorum” dedi.


