

Bursa'da internet üzerinden içerik üretimi yapan Yusuf Emre Kürkçü ile Engin Altın, çöp konteynırlarını ziyaret ederek kıymetli nesneler ortaya çıkarıyor.
Çeşitli videolarında buldukları eşyaların fiyatlarının oldukça şaşırtıcı olduğunu gösteriyorlar. Bu ilginç buldukları eşyaları, YouTube kanallarında yüz binlerce insan izliyor.
Geri dönüşüm için çöp karıştırarak akıllı telefonlardan kullanılmamış yemek takımlarına, takılardan değerli saatlere dek birçok eşya bulan Kürkçü ve Altın, israf konusunda dikkat çekiyor.
Elde ettikleri kullanılabilir durumdaki eşyaları ise ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyorlar.

'800 BİN TL DEĞERİNDEKİ SAATİ FARK ETTIK'
İsrafa dikkat çekmek ve çöpe atılan değerleri göstermek amacıyla video çektiklerini ifade eden Yusuf Emre Kürkçü, şu şekilde konuştu:
“Biz 'Atık Avcısı' adı altında israf konusunda farkındalık yaratmak amacıyla bir kanal açtık. Atıklardan kıymetli nesneler bulup bunları değerlendirmek istiyoruz. İnsanların ne kadar israf yaptığını gözler önüne sermek istiyoruz.
Çektiğimiz içeriklerde çöplerin içinde ne kadar değerli eşyalar olduğunu maalesef görmüş olduk. 200 bin lira değerinde bulduğumuz saatler oldu. Bu eşyaların değerlerini araştırıp öğreniyoruz. Bunun yanı sıra kullanılmamış birçok ürün buluyoruz, bunları da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz.
Bir başka saatimiz ise internetten yaptığımız araştırmalarda 800 bin lira değerinde olduğunu öğrendik. Bizim için çok büyük bir buluş ama çöpe atılmış. Arkasında seri numarası var. Gerçekten ilginç bir durum, insanlar bunun yanına yaklaşamayacakken biz çöpten bulduk.
'İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞABİLİRSEK NE MUTLU BİZE'
Aslında ticari bir altyapımız yok, bulduğumuz eşyaları bir köşeye bırakıyoruz. Çok eski tarihlerden kalma albümler ve koleksiyonluk paralar buluyoruz. Bunları da istekli takipçilerimize göndermekteyiz. Halkımız da bu tür içeriklere ilgi gösteriyor.
İsraf yapıyor olabiliriz ama bir yandan da israftan kaçınan bir milletiz. Farkındalık oluşturmak istiyoruz. Eğer çöplerdeki eşyaları değerlendirip ihtiyaç sahiplerine ulaştırabilirsek ne mutlu bize.”


