Ukrayna savaşının sona erdirilmesi amacıyla yürütülen müzakereler çıkmaza girerken, Rusya nükleer kartını oynamaya devam ediyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bugün yaptığı açıklamada nükleer kapasiteli Poseidon torpidosunun başarıyla test edildiğini bildirdi.
Putin, bu denemeyi “büyük bir başarı” olarak tanımladı ve sistemin Rusya’nın uzun vadeli güvenliğini garanti altına aldığını ifade etti.
EN GÜÇLÜ STRATEJİK SİLAHLARDAN
Putin’in ifadelerine göre Poseidon, Rusya’nın geliştirdiği en güçlü stratejik silah sistemlerinden biri. Hem Rus hem de ABD'li yetkililer bu sistemi “yeni bir misilleme silahı” olarak tanımlıyor.
Sistemin nükleer yükü ile okyanus tabanında radyoaktive dalgalar oluşturarak kıyı şehirlerini yaşanmaz hale getirme kapasitesine sahip olduğu bildiriliyor.
Putin, torpidonun mevcut hiçbir savunma sistemiyle durdurulamayacağını vurgulayarak, “Poseidon'u engellemenin hiçbir yolu yok” dedi. Ayrıca bu silahın “Rusya’nın en gelişmiş kıtalararası füzesi Sarmat’tan bile daha güçlü” olduğunu dile getirdi.
'KIYAMET SİLAHI'
ABD ve İngiliz medyasında yer alan bilgilere göre, 100 megaton savaş başlığı kapasitesine sahip olan bu denizaltı, kıyı kentlerinde 100 metreyi aşan tsunami dalgaları oluşturma gücüne sahip.
Düşman radarları ve sonar sistemleri tarafından tespit edilmesi oldukça güç olan Poseidon, hedefine ulaştığında nükleer başlığını deniz altında patlatabiliyor. Bu patlamanın radyoaktif devasa tsunamiler yaratabileceği tahmin ediliyor.
Klasik nükleer füzelerin aksine, deniz tabanında konuşlanan Poseidon, Rusya'ya olası bir nükleer savaşta “misilleme garantisi” sağlıyor. Yani Rus toprakları hedef alınsa bile denizlerde gizlenen Poseidon sistemleri, karşı tarafın kıyılarını vurabiliyor.
Fakat Rusya, proje hakkında sınırlı bilgi paylaşımında bulunuyor. Bu bilgiler çoğunlukla Batılı istihbarat kaynakları tarafından ele geçirildi.
BUREVETSNİK'E DE DEĞİNDİ
Putin, açıklamalarında nükleer enerjiyle çalışan seyir füzesi Burevestnik'ten de bahsetti.
Burevestnik’te kullanılan mini nükleer reaktörün saniyeler içinde devreye girebildiğini ifade eden Putin, bu teknolojinin yalnızca savunma alanında değil, Rusya’nın Ay programında da kullanılacağını açıkladı.
Putin, bu projelerin Rusya’nın “uzun vadeli ulusal güvenliğini sağlama stratejisinin” bir parçası olduğunu vurguladı.
