

Çoruh Nehri üzerinde inşa edilen, 275 metre yüksekliği ile Türkiye'nin en yüksek, dünyanın ise beşinci en yüksek barajı olarak öne çıkan Yusufeli Barajı'nda su üretimi devam ederken, su seviyesindeki düşüş, daha önce suya gömülen alanların ortaya çıkmasını sağlıyor. Baraj çalışmaları sırasında ilçe merkeziyle birlikte 7 köy sular altında kalmıştı. Zaman zaman meydana gelen su çekilmeleri, eski yerleşim izlerini ve tarihi yapıları yeniden gün yüzüne çıkarıyor.
'Kamerayla Anılarımızı Yeniden Yaşadık'
Orta Çağ kalesinde anılarını canlandırdığını belirten Serhat İnce, “Çocukluğumuzun geçtiği bu yerlerde, Orta Çağ kalesinin içerisinde kanoyla pencereden girerek anıları yeniden yaşamak gerçekten güzel bir deneyim. Kano ile dolanarak hatıralarımızı pekiştirdik. Girdiğimiz kaleyi yakından görmek ve o anları kayda almak çok değerliydi,” dedi.

'Anılarımız Tazeleniyor'
Kano sporcusu Oktay Alkan ise “Yusufeli’nin en eski kano sporcusuyum. Geçmişte Çoruh Nehri üzerinde bu sporu yaparken şimdi göl üzerinde tarihi yerleri keşfetmeye çalışıyoruz. Gelecekte turizme katkı sunacak alanları bulmaya odaklanıyoruz. Çoruh Nehri'nde kano ve rafting yapmak heyecan vericiydi. Şu anda burada anılarımızı tazeleme fırsatı buluyoruz,” dedi.

'Türkülerle Hüzünleniyoruz'
Uzaktan suların çekildiği alanları izleyen Durmuş Yazıcı, “Bu alanda anılarımız mevcut. Kalenin önünden geçerek geçmişimizi anımsıyoruz. Bazen gelip burada duygulanıyoruz. Gölü seyrederken türküler söyleyip hüzünleniyoruz,” şeklinde konuştu.
Fotoğraf meraklısı Mustafa Aydın da “Burada fotoğraflar çekiyorum. Eski halini yeni haliyle karşılaştırmaya çalışıyorum. Güzel kareler yakalamak için çaba sarf ediyorum. 30 yıl boyunca fotoğraf çektim. Yusufeli'nin eski ve yeni halini görmek insana hüzün veriyor. Yıllarımız bu vadide geçti,” dedi.


