CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi Yürütme Kurulu Toplantısı'na liderlik etti.
Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan CHP lideri, bütçe görüşmeleri esnasında yaşanan tartışmaları gündeme getirdi:
“Haksız ve düzeysiz bir dil tercih ettikleri görüldü”
– “Türkiye Cumhuriyeti’nin 2026 yılı bütçe teklifini öncelikle komisyonda ardından ise 14 gün süren müzakerelerle Genel Kurul’da ele alındı. Komisyonda da durum böyleydi. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görevli değerli üyelerimiz, bugün de burada çalışmaya devam ediyorlar. Geçmiş yıllardan farklı olarak, sorunları en aza indirgeyip, eleştirileri net, çözüm önerilerini ise güvenle sunduk. Bu konuların basında yer bulduğunu biliyoruz.
– 14 gün sürecek bütçe maratonunun ilk gününde liderler konuştu. Ben, Cumhuriyet Halk Partisi adına 80 dakika boyunca sorunları vurgulayarak, çözüm önerilerimizi açıkladım. Temel dayanağımız, 2 milyon üyemiz adına oybirliği ile kabul edilen parti programımızdı. Sorunları nasıl çözeceğimizi dile getirdik. 80 dakika boyunca polemik yapmadan, sorunu vurgulayarak, çözüm yollarını önerdik. Ayrıca Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kürsüdeki kapanış konuşmalarını ve muhalefet partilerinin temsilcilerini dinlemek için oradaydık. Ancak bu konuyu kendi değerlendirmeme bırakıyorum, milletimiz zaten değerlendiriyor.”
“Nasıl bir dil tercih ettiklerini gördünüz”
– Yapıcı eleştirilere odaklanmak yerine iktidar partisinin nasıl bir polemik dili benimsediğini, eleştirilerden kaçınarak, diğer muhalefet partilerine karşı nasıl haksız ve düzeysiz bir dil kullandıklarını sizler de gözlemlediniz. Geçmişte bakanlık yapmış, şu anda ise komisyonda kalmış bir kişinin söyleyeceklerine, edepsizliğe değinmek istemiyorum; bu parlamento için uygun bir tutum değil. Kendi partisinin yöneticileri tarafından da eleştirilen bu durum, Meclis’i karıştırarak milletvekilleri arasında gerginliğe neden oldu.”
“Fiilen yer değiştirme sandığı bekliyor”
Özel, açıklamalarına devam ederek şunları ifade etti:
– Ben, 14 yıldır parlamentoda görev yapan biri olarak, Türkiye’nin nasıl bir değişim sürecinden geçtiğini yakın bir şekilde biliyorum. Geçtiğimiz gün açıkça görüldü ki Türkiye’de iktidar ve muhalefet artık fikren ve zikren yer değiştirmiştir. Gerçek bir değişim için sadece sandığın gelmesi yeterlidir.
– Bu nedenle Cumhuriyet Halk Partisi olarak, iktidara gelen dil ve yaklaşımimizle, iktidar sahipleri gibi her türlü sert eleştiriye karşı sabırlı cevap vermek zorundayız. Arkadaşlarımız bu şekilde devam edecekler.
– Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi Yürütme Kurulumuz, 2018 yılından bu yana süregeldiği gibi ekonomik ve sosyal krizle mücadele edecektir. Adalet krizi, milli eğitimdeki ve iç-dış politikalardaki sorunlarla etkili bir şekilde başa çıkacağız. Ancak bu konularda yetkin isimler ve kaliteli hazırlıklar kamuoyuyla paylaşılacaktır. Vatandaşların çözüme yönelik sorularına, net öneri ve cevaplar ile yaklaşacağız. Her adımımızın tek bir amacı var; güven bekleyen, destek arayan halkımıza layık olmak.
“Tüm kazanımların teminatıyız”
– Son yerel seçimlerde gösterdikleri güveni, gelecek genel seçimlerde de almak istiyoruz. Liyakatli kadrolarımız ile Türkiye’yi AK Parti’den daha iyi bir biçimde yöneteceğimizi biliyoruz. Milletimizin bu durumu gördüğünü de biliyoruz. Cumhuriyet’in kazanımları, bu ülkenin tüm kesimlerinin, muhafazakârların, dindarların, kadınların, Alevilerin, Kürtlerin, gençlerin ve mutlu bir yaşam arzulayan herkesin teminatı olacağız. Elbette haksızlıklara karşı duracağız, ancak tüm kazanımların teminatı olacağımızı, güven verecek bir iktidar olma yolunda hazırlıklarımızı sürdüreceğiz.
“Rövanşist bir tutum içerisinde olmayacağız”
– Asla ve asla rövanşist bir tutum içinde olmayacağız. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarından zalimlerin korkması gerekir. Bunun yanı sıra geçmişte zorbalık edenlerden, kendi iktidarları için toplumun yarınlarını çalanlardan, demokrasiden uzak durmaktan yana olanlardan bahsediyoruz.
“İktidara oy verenler umut duysunlar”
– Bu iktidara bugün, geçmişte ya da son seçimde oy verenler, umudunu iktidarımızda bulsunlar. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, rövanş almaya, kavga etmeye niyetimiz yok. Eksik olan tek şey, kendimizi iyi ifade edemedik, doğru kadrolarımızı ve projelerimizi halka sunamadık. Yetkiyi bugüne kadar alamadık. Fakat girdiğimiz değişim kurultayı sonrası yapılan ilk yerel seçimde milletimiz bizi birinci parti yaparak, bizlere görev verdi. O günden itibaren gayretle çalışıyoruz.
“Millet görüyor”
– Millet, çalışanı da silkeleyeni de görüyor. Haksızlık edenlerle mağdurlar arasındaki dengeyi de gözlemliyor. Millet, dünün mağdurunun bugünün zalimi olduğunu, kendisine yapılan haksızlıkları ve yapılmayanları biliyor. Bu yüzden umudumuz yüksek, moralimiz yerindedir. Psikolojik üstünlüğümüz, ahlaki üstünlüğümüzden ve meydanlardaki enerji çoğunluğundan kaynaklanmaktadır.
– 19 Mart’tan bu yana yaşadığımız tüm zorluklara rağmen, barış ve kardeşlikten yana, demokrasi yanlısı bir tavır sergiliyoruz. Gücümüzü yalnızca halkımızdan alıyoruz. Türkiye’nin huzuru ve refahı için; disiplinli, kararlı ve bilinçli bir şekilde mücadeleye devam edeceğiz. Yeterli enerjimiz ve liyakatli kadrolarımız mevcut. Planlarımız ve güçlü bir irademiz var. 47 yıl sonra en büyük başarımızı sağlayan milletimize bir sözümüz var.
– Verdiğimiz söz; başarımızı kendimize mal etmemek, gururlanmamak ve kimseyi rahatsız etmemek. Bu başarı, yalnızca bir belediyenin ya da şehrin kapı anahtarı değil; halkımızın yarınlarına dair umutlarını yeşertecek bir yatırımdır.
“Muhalefet dönemi kapandı”
– Sonuç olarak, bizim için muhalefet dönemi fikren de ruhen de kapanmıştır. Fiilen kapanması ise bir sonraki sandığın gelmesine bağlıdır. Bu sürece kadar halkımızın rahat olması gerektiğini düşünüyorum, yol haritamız nettir. Güçlü bir ilke ve güvenle bu ülkeyi daha iyi yönetecek kapasitede olduğumuzu biliyoruz. AK Parti ise krizlerin ve karmaşanın partisidir. Cumhuriyet Halk Partisi ise huzurun ve refahın simgesidir.
“AK Parti'nin derdi taht kavgaları”
– Türkiye’nin bu kadar sorunu varken, AK Parti’nin tek derdi maalesef iktidar savaşlarıdır. İçlerinde birbiriyle mücadele eden kişiler ve partiler var. Bu durum, toplumun yaşadığı sorunları görmezden gelerek kendi içlerde yaşadıkları kavgalarla yetinmelerine neden olmuştur. Çok geçmeden, Cumhuriyet Halk Partisi’nin kendi içerisindeki kargaşalarla iktidarda kalacağını düşünenlere, biz çoktan bu sorunları aştık. Ancak millet, bu tür durumlara tahammül etmiyor.”
– Dolayısıyla, ya muhalefete saldırarak veya muhalefet üzerinden kendilerine destek bulmaya çalışarak bir iktidar yaratacaklar ya da yakında sandığı, kendilerine güvenen bir pozisyon alacaklar. Bu süreçte, milletin ne talep ettiğini anladıkça duyacaklar.
“Mart-Nisan ayında sandığı kuralım”
– ‘Bir şirket bizi önde gösterdi,’ diyorlar. Eğer inanıyorsanız, öyleyse o şirkete güvenin. Mart ya da Nisan ayında sandığı kuralım ve beş yıl daha görevde kalmanın yolunu açalım. Çok geçmeden ısrar etmelerinin nedenini biliyoruz. Bu nedenle, büyük bir azim ve umut ile halkımızla birlikte erken seçim talep etme noktasında hazır olmalıyız. Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi olarak, Türkiye geneline yayılacağız ve 2 milyon partilimizle birlikte etkili bir kampanya yürüteceğiz.
