6 Şubat depremlerinde Gaziantep'in Nizip ilçesinde yalnızca Furkan Apartmanı yıkıldı ve bu felakette 51 insan hayatını kaybetti.
Mahkeme Güvence Belgesi Talebini Şartlı Olarak Kabul Etti
Nizip Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki son duruşmada, 34 aydır aranan, haklarında kırmızı bülten çıkarılan müteahhitler Abdullah Devrim Sever ve Hasan Hüseyin Sever'in avukatları tarafından yapılan “güvence belgesi” talebi, yurt dışına çıkamama ve haftada bir gün imza atma koşulu ile kabul edildi. Ayrıca her sanığın 10 milyon TL nakdi kefaleti mahkeme veznesine yatırması ve duruşmalara eksiksiz katılması şartı ile, hüküm verileceği tarihe kadar şartlı olarak kabul edildi. Mahkeme, sanıkların beyanlarının alınmasının ardından yakalama emirlerinin kaldırılacağını ve tutuklama uygulanmayacağını belirterek duruşmayı erteledi.
Müvekkilim 10 Milyon TL’yi Yatırdı
ANKA Haber Ajansı muhabirinin edindiği bilgilere göre, sanıklardan Hasan Hüseyin Sever, duruşmadan iki gün sonra 10 milyon TL güvence bedelini yatırdı.
Sanık Hasan Hüseyin Sever'in avukatı, mahkemeye sunduğu dilekçesinde müvekkilinin güvence bedelini yatırdığını belirterek, “Müvekkilim, İstanbul'a gelerek dosya kapsamında savunma yapacaktır. Bu nedenle, hakkındaki kırmızı bültenin ve yakalama kararının kaldırılması gerekmektedir.” dedi.
Diğer sanık Abdullah Devrim Sever'in ise henüz güvence bedelini yatırmadığı bildirildi.
Müşteki Avukatlarından İtiraz
Furkan Apartmanı'nda anne, baba ve iki kız kardeşini kaybeden Elif Buse Kaplan'ın avukatı Oğuzhan Kaya, sanık Hasan Hüseyin Sever'in avukatının “kırmızı bültenle arama ve yakalama kararının kaldırılması” talebine itiraz etti.
Kaya, mahkemenin 16 Aralık 2025 tarihli ara kararına dayanarak sanıklara güvence belgesi verilmesine yönelik ayrıca usul ve esas yönünden itirazda bulunduğunu belirtti. Kaya, “Ara karara göre; önce nakdi kefaletin yatırılması, ardından sanıkların mahkeme huzurunda beyan vermesi, bu aşamadan sonra yakalama kararının kaldırılmasının mümkün olduğunu” vurguladı.
Kaya, sanık avukatının, sanık henüz mahkeme huzuruna çıkmadan ve beyanı alınmadan kırmızı bültenin ve yakalama kararının kaldırılmasını talep ettiğini belirterek, “Bu talep, yalnızca ara karar ile uyumsuz değil; aynı zamanda güvence belgesinin amacını ve işlevini ortadan kaldıracak niteliktedir. Güvence belgesi, sanığın yargıdan kaçmasını önlemek ve ifadesini almak için öngörülmüştür.” dedi.
Avukat Oğuzhan Kaya, sanık avukatının başvurusunun “hukuken erken, usulen mümkün olmayan ve ara kararın kapsamını aşan” bir nitelik taşıdığını belirterek, mahkemeden bu talebin öncelikle değerlendirilmemesini, değerlendirilmesi halinde ise esastan reddedilmesini talep etti.
