Mısır’da sosyal medya platformlarında paylaşılan dans videoları, “ahlaka aykırı” olarak değerlendirilmeye başlandı. Bu içerikleri üreten sosyal medya fenomenleri ise uzun yıllar süren hapis cezaları ile karşılaşabiliyor.
Alman gazetesi Bild'in haberine göre, ağustos ayından bu yana sosyal medyaya dans videosu yükleyen fenomenler hakkında en az 134 dava açıldı ve 167 kişi gözaltına alındı.
İnsan hakları örgütleri, bu durumun 2020 yılından bu yana görülen en yüksek gözaltı dalgası olduğunu ifade ediyor.
Mısır İçişleri Bakanlığı, operasyon görüntülerini resmi Facebook hesabında paylaşıyor. Bu görüntülerde içerik üreticilerinin ev kıyafetleriyle gözaltına alındığı; nakit paralarına, cep telefonlarına ve çekim ekipmanlarına el konulduğu görülüyor.
6 Yıl Hapis Cezası Alanlar Arasında
Şu ana kadar tutuklananlar arasında sosyal medyada tanınan kişiler de yer almakta. Bunlardan biri olan Mawada Al Adham, Haziran 2021’de Kahire Ceza Mahkemesi tarafından “insan ticareti” suçlamasıyla altı yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Uluslararası alanda tepki toplayan bu davada birçok insan hakları kuruluşu, Al Adham için kampanyalar düzenledi. Savcılık ise Al Adham'ın TikTok ve Instagram videolarında çocuklarına yer vermesini “çocuk sömürüsü” ve “aile değerlerinin ihlali” olarak nitelendirdi.
Al Adham’ın davası, ülkedeki pek çok benzer mahkeme kararının ortak bir bağını da ortaya koyuyor. Tutuklanan kişilerin çoğu, sosyal medyada paylaştıkları veya tanıttıkları içeriklerin devlet tarafından “ahlaki açıdan sakıncalı” olarak bulunması nedeniyle hedef alındı.
Daha Fazla Kadın Hedefte
Mısır Kişisel Haklar Girişimi (EIPR) verilerine göre, tutuklanan 167 kişiden 107'si kadınlardan oluşuyor.
EIPR, operasyonların amacının kadınların giyim, görünüm ve kendilerini ifade etme biçimlerini kontrol altına almak ve muhafazakâr, idealize edilmiş bir kadın imajı dayatmak olduğunu vurguluyor.
Bunun yanı sıra erkekler de, içeriklerinin “kabul edilebilir erkeklik anlayışı” ile uyuşmadığı gerekçesiyle tutuklanabiliyor. Erkeklik normlarına uymayan durumlar arasında makyaj yapma, uzun saç bırakma ve takı kullanma gibi örnekler yer alıyor.
İnsan Hakları Gözlemevi (HRW), EIPR avukatlarının belgelerine dayanarak, Mısır'da eşcinselliğin de fiilen soruşturulduğunu aktarıyor. Bu davalarda delil olarak özel mesajlaşma uygulamalarındaki yazışmalar kullanılıyor.
